Üslubunun merkezine şişman insan figürlerini oturtan dünyaca ünlü Kolombiyalı ressam Fernando Botero, “Şişman güzeldir” felsefesiyle yola çıkan ve bu resimleriyle büyük ün yapmış bir isim. Ünlü ressama “Eserlerinizde neden şişman insanları tercih ediyorsunuz?” denildiğinde şu yanıtı veriyor: “Şişman güzeldir, çünkü şişman insanlar diğer insanların yüzünde hemen bir gülümseme yaratma kabiliyetine sahiptirler ve sempatiktirler. Bu yüzden resimlerimde şişman insan figürleri kullanıyorum.”
Ünlü ressamın çıkış hikayesini ve obezite araştırmalarını bir araya getirdiğimizde, sanatçının resim yapma konusunda dünyanın neresine giderse gitsin artık hiç zorlanmayacağı açık. Araştırmalardan anlıyoruz ki, böyle giderse bir gün hepimizin Botero’nun tuvaline yansıması kaçınılmaz gibi görünüyor.
Dünya şişmanlıyor!
Yakın bir tarihe kadar sadece gelişmiş ülkelerin huzurunu kaçıran obezite, artık sınırlarını genişletip tüm dünyayı ciddi anlamda tehdit ediyor. Sınırlar bu kadar genişleyince, sorun giderek baş edilemez bir hale geliyor. Asya, Afrika ve Avrupa’da obezite oranında yüzde 30’a varan artışlar gözleniyor. Tanımından yola çıktığımızda ciddi bir tehlike gibi görünmese de, hastalık olarak rakamlara döktüğümüzde ortaya düşündürücü bir tablo çıkıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre obezite dünyada her yıl bir milyondan fazla insanın ölümüne neden oluyor. Hastalık özellikle çocuklarda her geçen gün hızla artıyor. Obezitenin giderek yaygınlaşması ve halk sağlığı sorunu haline gelmesi de tüm dünyada obezite ile mücadelenin başlamasını zorunlu kılıyor.
Tehlike nerede başlıyor? Hareketsiz yaşam tarzının giderek yaygınlaşması ve bu durumun normalmiş gibi benimsenmesi en büyük tehlikelerin başında geliyor. Ayrıca yetersiz ve düzensiz fiziksel aktivite, TV ve bilgisayara bağımlı yaşam tarzı obeziteyi tetikleyen unsurların başında geliyor.
Dünyada obezite
Dünyada obez insan sayısının en fazla olduğu ülke açık ara farkla ABD. Çin ise ikinci sırada geliyor. ABD’de 10 kişiden altısı fazla kilolu ve üçte biri fazla kilolu sınırını aşıp obez sınıfına giriyor. Bu gibi görünmese de, hastalık olarak rakamlara döktüğümüzde ortaya düşündürücü bir tablo çıkıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre obezite dünyada her yıl bir milyondan fazla insanın ölümüne neden oluyor. Hastalık özellikle çocuklarda her geçen gün hızla artıyor. Obezitenin giderek yaygınlaşması ve halk sağlığı sorunu haline gelmesi de tüm dünyada obezite ile mücadelenin başlamasını zorunlu kılıyor.
Tehlike nerede başlıyor? Hareketsiz yaşam tarzının giderek yaygınlaşması ve bu durumun
normalmiş gibi benimsenmesi en büyük tehlikelerin başında geliyor. Ayrıca yetersiz ve düzensiz fiziksel aktivite, TV ve bilgisayara bağımlı yaşam tarzı obeziteyi tetikleyen unsurların başında geliyor.
“Kilolu çocuk sağlıklıdır” fikri değişiyor
Obezite aslında önemli bir enerji dengesizliği olarak da ifade edilebilir. Bu durumda alınan enerjiyle harcanan enerji arasında ciddi bir fark oluşuyor. Anne ve babası şişman olan çocukların obez olma olasılığı ise normal olanlardan kat be kat daha fazla. Çocuk daha anne karnındayken de gerekli önlemlerin alınması gerekiyor. Özellikle anne sütüyle beslenen çocuklarda, mama ile beslenen çocuklara göre obezitenin daha düşük olduğuna dikkat çekiliyor.
Çocuklar ve gençler
Çocuklardaki obezite oranı son 20 yılda yüzde 5’ten yüzde 15’e yükselmiş durumda. Yapılan araştırmalar, gençlerin yüzde 70’inin dışarıda, fast-food tarzı yemeklerle beslendiğini ve bunun en büyük sorun olduğunu gösteriyor. Özellikle alışveriş merkezlerinde bulunan ve fast-food yiyecekler satan mekanlar, sosyal bir ortam sağladığı için gençler tarafından tercih ediliyor. Fast-food tarzı yiyeceklere harcanan para ise sadece Türkiye’de yılda 5,2 milyar doları buluyor.
Kadınlar ve erkekler
Türkiye’de kadın ve erkek durumunda da ciddi farklar ortaya çıkıyor. Erkeklerde obezite oranı yüzde 21,2 iken, kadınlarda yüzde 41,5. Bölgesel dağılımda da Doğu Anadolu yüzde 17,2 ile en düşük, İç Anadolu yüzde 25 ile en yüksek seviyede görünüyor. Rakamlar bu kadar korkutucu olunca yapılması gerekenler de her geçen gün önemini artırıyor.