Geçtiğimiz haftanın gündemlerinden biri de Dünya Gıda Günü’ydü. Dünya Gıda Günü, açlığı ve yoksulluğu ortadan kaldırmak misyonu ile çalışan Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) kuruluşunu (1945) kutlamak için düzenleniyor.
Pandeminin yanı sıra iklim krizi, gıdaya erişim, güvenli gıda üretimi ve gıda israfı tüm dünya ülkelerinin gündeminin ilk sıralarında yer alırken, Dünya Gıda Günü için seçilen 2021 yılı teması da bu bağlamdan ayrı düşünülemezdi:
Attığımız adımlar, geleceğimizdir – Daha iyi üretim, daha iyi beslenme, daha iyi çevre ve daha iyi yaşam.
Amaç daha iyi bir yaşam için tarımsal üretimden dengeli beslenmeye, güvenli gıdaya ulaşımdan gıda israfı ve çevresel etkilere kadar kapsayıcı bir bakış açısıyla farkındalık yaratmak ve eşitsizlikleri ortadan kaldırmak.
Bu tema altında yapılan toplantılar, paylaşılan araştırma sonuçları, düzenlenen etkinlikler mevcut duruma ayna tutarken, hepimizi gerçeklerle bir kez daha yüzleştirdi.
İşte bunlardan birkaçı:
- Her yıl dünyada 10 kişiden 1’i gıda kaynaklı hastalıklardan etkileniyor. Çocuklar yüksek risk grubunda; özellikle beş yaş altı.
- Düşük ve orta gelirli ülkelerde gıda kaynaklı hastalıkların artma olasılığı yüksek. Gıda güvenliğinin halk sağlığı için öncelik olması artık kaçınılmaz bir gerçek.
- Dünyada 2019 yılında yetersiz beslenme oranı yüzde 8,4 iken 2020 yılında bu oran yüzde 9,9’a yükseldi.
- Yine 2020 yılında, 2,3 milyardan fazla insan bir başka deyişle dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 30’u, yeterli gıdaya erişemedi. Pandeminin de etkisiyle gıdaya ulaşamayanların sayısı 118 milyon artarak yaklaşık 768 milyona yükseldi.
- 2021 Birleşmiş Milletler Gıda İsrafı Endeksi Raporu’na göre Türkiye’de her yıl kişi başı 93 kilogram yiyecek çöpe atılıyor. Dünya genelinde ise her yıl toplam 931 milyon ton gıda israf ediliyor.
- Birleşmiş Milletler’in sivil toplum kuruluşlarıyla yaptıkları çalışmalar da gıda israfının büyüklüğünü gözler önüne seriyor: Dünyada israf edilen gıdanın toplamı 40 ton kapasiteli 23 milyon kamyon dolusu yiyeceğe denk geliyor. Bu kadar kamyonun uzunluğunun “dünyanın çevresinin yedi katı” olduğu ifade ediliyor.
Altınbaş Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğr. Üy. Füsun Zehra Özkan da Dünya Gıda Günü kapsamında gıda güvenliği konusuna dikkat çeken akademisyenlerden. Özkan, gıda kaynaklı hastalıkların önlenmesinde ‘Güvenli Gıda Programının Beş Anahtarı’nda yer alan kuralları şöyle sıralıyor:
- “Gıdalara dokunmadan önce, hazırlık aşamasında önce ve sık sık ellerin yıkanması, tuvalete gittikten sonra ellerin yıkanması, yemek hazırlamak üzere kullanılan tüm yüzeylerin ve ekipmanın yıkanması ve sterilize edilmesi, mutfakların ve gıdaların böcek, kemirgen vb. korunması, evcil ve diğer canlı hayvanların, gıda hazırlama ve muhafaza alanlarından uzak tutulması.”
- “Çiğ et ve deniz ürünlerinin diğer gıdalardan ayrı tutulması, çiğ gıdalar için kullanılan bıçaklar, kesme tahtaları gibi ekipmanların ayrılması, çiğ ve hazırlanmakta olan yiyeceklerin ayrı kaplarda, ayrı alanlarda, ayrı raflarda tutulması.”
- “Özellikle et, yumurta ve deniz ürünlerinin ve tekrar ısıtılması gereken gıdaların doğru metotlar ile, özelliklerine uygun olan sıcaklıklarda ve uygun süreler dikkate alınarak pişirilmesi.”
- “Pişmiş ürünlerin oda sıcaklığında muhafaza süresine dikkat edilmesi, buzdolabı sıcaklığının kontrol altına alınması, servisten önce muhafaza sıcaklığına dikkat edilmesi, gıdaların raf ömrü ve depolama sürelerine dikkat edilmesi, dondurulmuş gıdaların çözdürme süresine ve yöntemine dikkat edilmesi.”
- “Güvenli gıda maddelerinin seçilmesi ve kullanılması, taze ve sağlıklı gıdanın seçimi, temiz ve güvenli su kullanıldığının kontrol edilmesi, çiğ tüketilen gıdaları uygun koşullarda güvenli suyla yıkanması, raf ömrü dolmuş ürünlerin kullanılmaması.”