Günümüzde artık herkesin otizmi hakkında bir fikri var. Ancak otizmi medyada gördüğünüz konuşmayan, sallanan ve el çırpan, empatik olmayan, hatta duygusuz olarak tanımlanan kişilerle bağdaştırıyorsanız, yanılıyorsunuz. Otizm öyle geniş bir yelpazeye sahip ki çok yakınınızdaki biri hatta siz bile bir otistik olabilirsiniz.
Kendini medyanın otistik insan temsillerinde görmese de 40 yaşını aşmış, arkadaşları olan, yüksek empati duygusuna ve iyi bir kariyere sahip insanlara otistik tanısı konuluyor. Peki bunun nedeni ne? Otizm gerçekten ne demek?
Otizmin en önemli özelliklerinden biri yeni insanlarla tanışırken rahatsız hatta endişeli hissetmek. İnsanlara sarılmaktan, tokalaşmaktan, yanaktan öpmekten hoşlanmamak da ayırt edici başka bir özellik. Bunlara sahip olmanız elbette otizm olduğunuz anlamına gelmez ancak listedeki diğer özelliklerin çoğuna sahipseniz ve bu deneyimleri doğuştan itibaren yaşıyorsanız, olasılık büyük olabilir. İşte otizmi tanımlayan diğer özellikler:
- Zor ve sıkıcı bulduğunuzdan, küçük konuşmalar yaparken kullanmak için zihinsel “senaryoların” bir listesini tutmak.
- Kalabalık bir yere gittikten sonra bitkin hissetmek ve sakin bir yerde uzanmaya ihtiyaç duymak.
- Evden her çıktığınızda kulaklık takma ihtiyacı duymak. Etrafınızdaki sesleri duymaktansa müzik dinlemek daha iyi hissettiriyor.
- Yorgun veya stresli olduğunuzda seslerin daha yüksek geldiğini fark etmek. Örneğin, gece TV izlerken sesinin rahatsız etmesi nedeniyle kapatmak.
- Ani bir yüksek ses duyulduğunda kısa süreli bir öfke hissi ya da fiziksel acıya bile neden olan ıslık gibi belirli sesler.
- Belirli renkleri, renk kombinasyonlarını, bazı kumaş türlerini ve hatta giysilerdeki etiketleri rahatsız edici bulmak.
- İyi hissettirmediği için sürekli daha rahat giyisiler kıyafetler seçmek zorunda hissetmek ve günde birkaç kez kıyafet değiştirmek.
- Bazı tatlar. O yemeği düşünmek bile fiziksel olarak hasta hissetmenize neden olabilir.
- Sosyal etkinliklerde çocuklarla veya evcil hayvanlarla takılmayı tercih etmek.
- Sürekli aynı markete gitmek istemek. Raflardaki şeylerin nerede olduğunu bilmemek sizi aşırı derecede sinirli veya üzgün yapabilir.
- İnsanların sizi “tuhaf” olarak tanımlaması.
- İnsanların genellikle şakalarınıza gülmediğini, ciddi olduğunuzda söylediğiniz şeylere daha çok güldüğünü hissetmek.
- Kendinizi bir anlaşmazlık veya kavga içinde bulmak ama bunun nasıl veya ne hakkında olduğunu anlamamak.
Bu, hiçbir şekilde ayrıntılı bir liste değildir ancak medyada gösterilenler yerine size otizm spektrumunun ne olabileceğine dair bir fikir verebilir. Otistik kişilerde beynin bilgiyi nörotipik insanlardan farklı şekilde işlediği bir gerçek. Özünde otizm bir duyusal bozukluktur ve bu bir spektrumdur.
Daha fazla insan otizmin nasıl bir his olduğunu ve otistiklerin dünyayı nasıl deneyimlediğini anladığında, daha fazla otistik insan kendini daha rahat tanımlayacaktır. Nörotipik insanlar, otistik insanların ihtiyaç ve deneyimlerine karşı daha şefkatli ve anlayışlı olacaktır. İletişim zorluklarının üstesinden gelinecek ve hem otistik hem de nörotipik insanlar birlikte daha tatmin edici sosyal yaşamlar sürdürebilecekler.
Kaynak: https://medium.com/