Çocuklarınızla market alışverişine çıktığınızda onları renkli ambalajlarıyla dikkat çeken ve adeta “beni al” diye bağıran gıdalardan uzak tutabiliyor musunuz? “Çocuktur, canı çekmiştir, yesin”, diye düşünüp elinizi uzattığınız o göz alıcı paketler işte tam da bu amaçla rengarenk hazırlanıp pazarlanıyor. Peki raftaki renkli görüntünün içeriğini merak edip, etiketindeki açıklamaları okumayı denediniz mi? Bugüne kadar okumadıysanız bile ilettiğimiz araştırma sonuçlarından sonra fikriniz değişebilir.
Toronto Üniversitesi ve Ottawa Üniversitesi’nden araştırmacılar yaptıkları çalışmanın sonucunda, çocuklara pazarlanan paketlenmiş gıdaların diğer ürünlere göre daha yüksek düzeyde şeker içerdiğini ve temel besin maddelerinin daha düşük olduğunu söylüyor. Araştırmacılar, çocukların tüketebileceği 6.000 ayrı gıda ürününü incelediler ve bunların yaklaşık %13’ünün çocuklara hitap eden pazarlama yöntemleriyle raflarda yer aldığını gördüler. Bununla birlikte, pazarlama gücü ile genel besin seviyeleri arasında hayli zayıf bir ilişki tespit edildi. Öyle ki, çocuklar için en çekici olduğu değerlendirilen gıdaların, standart ambalajlı gıdalardan şeker bakımından daha yüksek (ortalama 14,7 gram – 9 gram) olduğu sonucunu buldular.
Kanada merkezli bu araştırmayı destekleyen farklı açıklamalardan biri de ABD’den geldi. Çocuklara agresif şekilde pazarlanan gıdalarda tuz, şeker ve yağ oranının yüksek olduğuna dair görüşler ortaya atıldı.
Pazarlama neden önemli?
Çocuklara neyin “çekici” geldiği ayrı bir uzmanlık konusu. Araştırmalar sırasında; çocuklara hitap eden görsel bir tasarıma sahip olmak, eğlenceye veya “günün trendine” uygun olmak, karakterlerin kullanımı gibi çocuklara hitap eden geleneksel ve temel tekniklerin popüler olmaya devam ettiği sonucuna varıldı.
Uzmanlar, çocukların, arzu ettikleri bir ürünü almaları için sürekli olarak ebeveynlerini rahatsız ederek satın alma konusunda onlarla başarılı bir şekilde pazarlık yapabileceklerini ifade ediyor. Buradaki fikir, bir çocuk bir ürünü ne kadar çok isterse, ebeveynin ısrar eden çocuğa teslim olma ve satın alma olasılığının o kadar yüksek olması. Bu yaklaşım, perakende sektörü için önemli bir veri; çünkü çocuklar ebeveynlerinin satın alma kararlarını etkileyebilir ve onları şirketler için hedeflenecek değerli bir demografi haline getirebilir.
Ebeveynlerin çocukları için yaptıkları gıda alışverişinde önce kendilerinin farkındalık kazanmaları önemli. Ardından çocuklarını neden bazı gıdaların tüketilmemesi ya da daha az tüketilmesi konusunda bilinçlendirmeleri daha kolay olacak. “Ağaç yaşken eğilir” diye boşuna dememişler; çocuklara sağlıklı beslenme alışkanlıklarını kazandırmak için üreticilere, ebeveynlere ve yasa koyuculara kadar toplumun her kesimine ayrı görevler düşüyor. Çocukların gelecekte obezite ya da farklı sağlık sorunları yaşamaması için ebeveynlerin satın aldıkları ürünün renkli ambalajlarına değil içeriğine odaklanmaları gerekiyor.
Kaynak: Medical News Today
