Kafeinin kalp sağlığı üzerindeki etkileri üzerine yapılan çalışmalar son yıllarda ilgi görmeye başladı. Bununla birlikte önemli bir soru hala cevabını arıyor: Günde ne kadar kafein tüketmeliyiz?
Bazı çalışmalar, kafein tüketiminin damar sağlığını iyileştirmeye ve tip 2 diyabet riskini azaltmaya yardımcı olabileceğini öne sürerken, diğerleri çok fazla tüketmenin inme riskini artırabileceğini gösteriyor.
Pek çoğumuz düzenli olarak kahve içiyoruz. Bazılarımız bu popüler kafeinli içeceği sabah mahmurluğunu atmak, bazılarımız yorgunluğu hafifletmek için tüketmeyi tercih ederken, bazılarımız da diğer sağlık yararları için içiyor.
Dünya genelinde her 7 ölümden 1’inin koroner kalp hastalığından kaynaklandığı düşünüldüğünde, kahvenin potansiyel kardiyoprotektif faydaları onu heyecan verici bir araştırma konusu haline getiriyor.
Bu konuda 9 Ekim’deRheumatology’de yayınlanan en son çalışma, kahve, çay ve kakao gibi kaynaklarda bulunan kafeinin daha fazla tüketilmesinin kan damarı sağlığını iyileştirmeye yardımcı olabileceğini ortaya koydu. Bu çalışmayı özellikle ilginç kılan şey, inme, kalp krizi ve kardiyovasküler hastalık riskinin artmasıyla bağlantılı bir otoimmün hastalık olan lupus hastalarında yapılmış olmasıydı.
Şimdi gelin farklı araştırma sonuçlarına birlikte bakalım.
İdeal ölçü nedir?
Endocrine Society’s Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism’de Eylül ayında yayınlanan bir çalışmaya göre, düzenli olarak ölçülü bir şekilde kahve ve kafein tüketmek tip 2 diyabet, koroner kalp hastalığı ve felç gibi durumların önlenmesine yardımcı olabilir. Araştırmacılar en fazla koruyucu etkiye sahip olan miktarın günde yaklaşık 200-300 mg ya da kabaca 2-3 fincan kahve olduğunu ifade ediyorlar.
Araştırmacılar, hiç kafein tüketmeyen ya da günde 100 miligramdan (mg) daha az kafein içen kişileri, günde yaklaşık 200 ila 300 mg kafein ya da üç kahve içeceğine eşdeğer miktarda kafein içen kişilerle karşılaştırdı.
Orta düzeyde kafein tüketen ikinci grupta kardiyometabolik hastalıklara yakalanma riski %48,1 veya %40,7 oranında azaldı.
Çalışmada, 37-73 yaş arası 360.000’den fazla kişiden oluşan büyük bir örneklem kullanıldı.
Araştırmacılar, kafeinin tip 2 diyabet riskini azaltma mekanizmasının insülin duyarlılığını artırmanın yanı sıra genel kardiyometabolik sağlığı desteklemek için yağ metabolizmasını güçlendirmek olduğunu açıkladı.
Hem kahve hem de çay yüzlerce biyoaktif bileşik içeren karmaşık içecekler ve biyolojik etkilerinin kafeinin kendisinin ötesine geçmesi muhtemel. Flavonoidler, alkaloidler ve polifenoller gibi bileşiklerin antioksidan ve anti-enflamatuar etkilere sahip olduğu ve glikoz ve lipid metabolizmasında da rol oynayabileceği düşünülüyor.
Çok fazla kafein kalp hastalığı riskini artırabilir mi?
Henüz hakemli bir dergide yayınlanmayan ancak Ağustos ayında Hindistan’da düzenlenen ACC Asia 2024’te sunulan bir çalışma, kronik olarak haftada en az beş gün yüksek miktarda kafein tüketen kişilerde kardiyovasküler hastalık riskinin artabileceğini ortaya koyuyor.
Bu çalışma için araştırmacılar kafein tüketimini bir yıldan uzun bir süre boyunca haftada beş gün kahve, çay, soda ve enerji içecekleri dahil olmak üzere herhangi bir kafeinli içecek içmek olarak tanımladılar.
Bu da günde yaklaşık 400 miligram (mg) kafein ya da kabaca dört fincan kahve, iki enerji içeceği veya 10 kutu sodaya eşit.
Araştırmacılar, en az 400 mg tüketen kişilerin kalp atış hızlarının ve kan basınçlarının zaman içinde arttığını ve bu durumun günde 600 mg kafein tüketen kişilerde daha da belirgin olduğunu keşfetti.
Çalışmada görev alan araştırmacılar “Otonom sinir sistemi üzerindeki etkisi nedeniyle, düzenli kafein tüketimi sağlıklı bireyleri hipertansiyon ve diğer kardiyovasküler olaylar açısından risk altına sokabilir. Bu risklere ilişkin farkındalığın artırılması, herkes için kalp sağlığının iyileştirilmesi açısından hayati önem taşımaktadır.” diyor.
Kahve veya çay tüketimi inme riskini nasıl etkiler?
Journal of StrokeTrusted Source dergisinde 27 Eylül’de yayımlanan bir çalışmaya göre, gazlı içecekler, meyve suları ile çok fazla kahve tüketimi inme ve beyin içi kanama riskini artırabilir. Bununla birlikte, bu içeceklerle ilişkili riskler popülasyona ve katılımcıların coğrafi olarak nerede bulunduğuna bağlı olarak değişiklik gösterir.
Günde dört fincandan fazla kahve içmek, bir kişinin felç geçirme olasılığını %37 oranında artırmakta. Bununla birlikte, günde dört fincandan az veya orta miktarda kahve içmenin inme riskinde artışla ilişkisi bulunmadı.
Araştırmacıların topladığı veriler 32 ülkeden çok sayıda katılımcıdan elde edildi.
Araştırmacılar, diğer kafeinli içecekler arasında, kahvaltı çayı gibi günde üç ila dört fincan siyah çay içmenin inme riskini %29 oranında azalttığını buldular. Bununla birlikte, çayın etkileri insanların yaşadığı bölgeye göre farklılık gösterdi. Çalışmada görev alan uzmanlar “Tüketilen çoğu şeyde olduğu gibi, ölçülü olmak aşırı olmaktan daha güvenlidir.” diyorlar. Haksız da değiller…
Kaynak: https://www.medicalnewstoday.com/drink/3-health-benefits-coffee#1