Hareketsiz yaşam, stres ve yanlış beslenme alışkanlıklarının neden olduğu obezite, her geçen gün insanoğlunu daha fazla tehdit ediyor. Ancak doğru beslenme ritüellerine sahip olup aldığımız enerjinin daha fazlasını harcayarak obezite tehlikesini bertaraf etmek mümkün.
Düzensiz beslenmeye ek olarak, hareketsiz yaşantı, stres faktörünün yaşantımızda baskın olması gibi etmenler, genetik eğilim ile birleştiğinde ne yazık ki obezite gibi sağlık sorunlarına yol açıyor.
Obeziteye zemin oluşturan pek çok faktör bulunuyor. Bunlar içinden en önemlisi hiç şüphesiz aşırı ve yanlış beslenme alışkanlıkları. Peki ama obeziteye neden olan bu beslenme hataları neler? Okan Üniversitesi Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Diyetisyen Derya Fidan anlattı:
- Yemek yerken başka aktiviteler ile meşgul olunması; toplumumuzda çok sık karşılaştığımız yeme bozukluğu sebebidir. Dış uyaranların açık olması, televizyon karşısında yemek yeme, bilgisayarda çalışırken yemek yeme ve en çokta ebeveynlerin çocukları oyun parkında oynarken ya da televizyon karşısında iken doyma hissiyatlarının önüne geçerek ağzına yemek vermesi.
- Akşam yemekten sonra karbonhidrat kaynağı besin tüketimine devam etmek; tatlı, hazır paketlenmiş ürün, çikolata, gazlı içecek ya da şekerli içecekler, yemek sonrası fazla miktarda meyve tüketimi bunlar arasında sayılabilir.
- Normal ihtiyacın üstünde besin alımı; özellikle çalışan kişilerde sağlıklı besinler yerine fast-food tarzı enerji yoğunluğu yüksek besinlerin çok tüketilmesi, kızartılmış besinleri sık tüketmek.
- Günlük su tüketiminin az olması, su yerine yüksek enerjili içeceklerin tercih edilmesi olarak sıralanabilir.
Egzersiz Yapın
Obezitede beslenme tedavisi ve fiziksel aktivitenin artırılması ile birlikte davranış değişikliği tedavisi kesinlikle gereklidir. Beslenme tedavisi ve egzersizin, davranış değişikliği tedavisi ile birlikte kullanıldığı “kombine tedaviler” hem ağırlık kaybını sağlamada hem de kaybedilen ağırlığın korunmasında büyük başarı sağlar. Obezite tedavisinde, egzersiz büyük önem taşır. Obez kişiler, genellikle az hareket etme eğilimindedirler. Ancak düşük kalorili diyetler ile birlikte çok ağır egzersiz programlarının uygulanması da doğru değildir. Maksimum kalp hızının yüzde 60-70 ne ulaşmayı sağlayan bir egzersiz programının 20-30 dakika, haftada 4-5 kez veya 45-60 dakika, haftada 2-3 kez uygulanması uygun olacaktır.