Bir türlü geçmek bilmeyen öksürme, hapşırma, baş-boğaz ağrısı ve yüksek ateşten mi mustaripsiniz. Aman dikkat siz de domuz gribi olabilirsiniz.
Kışın hemen hemen hepimizin en az bir kere maruz kalarak ismine aşina olduğu grip türlerine her geçen gün yenileri ekleniyor. Domuz gribi de bunlardan biri. Ancak bu hastalık diğer grip türleri kadar masum değil. Peki ama erken teşhis edilmezse sonucu ölüme kadar varan domuz gribi hakkında ne biliyorsunuz?
İlk kez 2009 yılında Meksika’da ortaya çıkarak hızla tüm dünyayı etkisi altına alan Pandemik İnfluenza A (H1N1) virüsünün neden olduğu domuz gribi, kuş ve insan grip virüslerinin bir karışımıdır. Genel itibarıyla ateş, öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, vücut ağrısı, üşüme, yorgunluk ve kimi zamanda kusma ve ishal şeklinde belirtiler gösteren domuz gribi bu nedenle mevsimsel gripten kolayca ayırt edilemez. Ancak çok hızlı bir yayılma özelliğine sahiptir. İnsanların büyük bir kısmı daha önce bu hastalığın virüsü ile karşılaşmadığı için bu hastalığa son derece açıktır. Pandemik H1N1’in öldürme hızı binde 3-5 arasındadır. Bu normal influenzadan daha düşük bir oran olmasına karşın kimi gruplarda ölüm oranı normal influenzaya göre daha yüksek bir tablo çizer. H1 N1 gribi kronik hastalığı olanlarda daha ağır seyir süreci izler. Ağır seyirli hastalık akciğer infeksiyonu (pnömoni) ve solunum yetmezliği sonucunda ölüme neden olabilir. Bazı hastalarda bakterilere bağlı olarak griple aynı dönemde veya sonrasında akciğer, sinüs ve kulak iltihabı meydana gelebilir. Eğer normal grip belirtilerinin yanında uzun süren ve bir türlü kontrol altına alamadığınız ateşiniz varsa, bunun yanında solunum güçlüğü ve bilinç bulanıklığı da yaşıyorsanız en kısa sürede doktora başvurmalısınız.
Uzmanlar hastalığın 6 ay-24 yaş arası çocuk ve gençleri daha çok etkilediğini ve 65 yaş üzerindeki kişilere kolay bulaşmadığını dile getiriyorlar. Gribin 65 yaş üzerindekilere bulaşamamasının nedeni ise çok ilginç. Uzmanlara göre 1918 yılında bugünkü virüse çok benzeyen bir virüsün neden olduğu bir grip salgını ortaya çıkıyor ve o virüs 1950 yılına kadar varlığını sürdürüyor. Bu nedenle de 65 yaş üzerindeki kişilerin kısmi bağışıklık geliştirdiği sonucuna varılıyor. Peki ama normal gripten çok da farklı olmayan bu grip halk arasında neden bu denli korkuya neden oluyor? Çünkü bu hastalığa neden olan virüs çok kolay yapı değiştiriyor. Bu nedenle de hastalığın seyrinin ilerleyen süreçte daha da ağırlaşıp ağırlaşmayacağı hakkında kesin bir yargıya varılamıyor. Uzmanlar geçtiğimiz yüzyılda yaşanan grip salgınlarında, başlangıçta hafif enfeksiyona neden olan virüsün sonradan daha öldürücü hastalık yapma yeteneğine kavuştuğunun altını önemle çiziyorlar.
Hastalıktan korunmak için neler yapılmalı?
Öncelikli risk grubu içerisinde yer alan çocuk ve gençlerin kişisel hijyenine son derece dikkat etmeleri gerekiyor. Özellikle toplu taşıma araçları kullanıldıktan ve yoğun insan trafiğinin olduğu kamusal alanlarda bulunulduktan sonra eller mutlaka yıkanmalı. Eğer bu mümkün değilse el dezenfektanların yardımına başvurulmalıdır. Hastalık öksürük ve hapşırma yoluyla bulaştığı için özellikle kalabalık ortamlarda bulunulmaması da hastalıktan korunmada son derece etkili olacaktır. Çünkü bu hastalığa sahip kişilerin solunum salgıları havaya yayılarak sandalye, masa gibi yüzeylere yapışır bu hastalığa sahip olmayan biri ise bu yüzeylere dokunduktan sonra ellerini ağzına, gözlerine ya da burnuna sürerse virüsün bulaşma olasılığı artar. Bu nedenle masalar, kapı kolları, banyo yüzeyleri, mutfak tezgâhı, telefon ahizesi, oyuncaklar gibi gün içinde yoğun bir şekilde kullanılan eşyalar deterjanla temizlenmelidir. Klor, hidrojen peroksit, iyotlu antiseptikler ve alkol gibi bazı kimyasal maddeler de dezenfekte için kullanılabilir. Domuz gribi olan kişiler başkalarıyla yakın temasta olmamak adına okula ya da işe gitmemelidir. Ayrıca öksürme ve hapşırma esnasında ağız ve burnu bir mendil ile kapatmalı ve sonrasında ise sıklıkla ellerini yıkamalıdır. Maske takmak da gribin bulaşmasını önlenmesine yardımcı olur. Uzmanlar H1N1 gribinden korunmanın en etkili yolunun aşı olduğu konusunda hemfikirler. Ancak bu aşının her yıl tekrarlanması gerekiyor.
http://www.ttb.org.tr/h1n1/index.php?option=com_content&view=article&id=111&Itemid=132
https://www.memorial.com.tr/saglik-rehberleri/dan-zye-domuz-gribi/
