Şefkatli ve önyargısız doğaları hayvanları mükemmel birer terapist haline getiriyor. Hayvan destekli tedavi farklı hastalıkların iyileştirilmesinde tamamlayıcı bir yöntem olarak karşımıza çıkıyor.
Hayvan destekli tedavi (HDT) fiziksel, ruhsal ve sosyal sağlık sorunları yaşayan kişinin tedavi sürecini destekleyen faydalı bir yöntem… Bir kişi ile eğitimli bir hayvan arasındaki rehberli etkileşimi kapsayan bu tedavi yöntemi bir sağlık sorunu veya zihinsel bir bozukluğu olan kişinin iyileşme sürecine katkı sağlamayı amaçlıyor. Uzmanlar hayvan destekli tedavinin hayvan destekli faaliyetlerle aynı anlama gelmediğinin altını çiziyor. Bu tedavinin uzman desteği alınarak, özel eğitimli hayvanlarla uygulanması gerekiyor.
Hayvan destekli tedavide genelde kedi ve köpekler ilk sırada yer alırken at, tavşan ve kuşlar da tercih edilebiliyor. İnsan-hayvan bağı üzerinde kurulu olan bu tedavi türü aşağıdaki hasta gruplarında kullanılabiliyor:
- Depresyon, travma sonrası stres bozukluğu ve zihinsel rahatsızlık yaşayanlar
- Fiziksel sorunları olan ya da konuşma güçlüğü çeken çocuklar
- Kronik kalp rahatsızlığı dolayısıyla hastanede tedavi görenler
- Kemoterapi alan kişiler
- Motor becerilerini kaybeden ve fizik tedavi aşamasındaki hastalar
- Rehabilitasyon sürecinde olanlar
- Bakım evinde kalan yaşlılar
Hem psikolojik hem fiziksel…
Hayvan destekli tedavi endişeyi azaltıyor, hastanın motivasyonunu ve özgüvenini artırıyor. Kan basıncını düşürüyor, kalp-damar sağlığını iyileştirmeye yardımcı oluyor. Sakinleştirici etkisi olan endorfinlerin salgılanmasını sağlıyor. Fiziksel ağrıları azaltıyor.
Ruh haline destek oluyor, depresyonu hafifletiyor ve iletişimi teşvik ediyor. Yalnızlık ve can sıkıntısı hissini gideriyor. Çocuklarda odaklanmayı artırıyor. Stressiz bir ortam yaratıyor. İnce motor becerilerin gelişmesine yardımcı olduğu için bu tedavi türünden fizik tedavide de yararlanılıyor.