Tüketici Hak Ettiği Büyük Değişimi Bekliyor
PricewaterhouseCoopers’ın (PwC) bugüne kadar yapmış olduğu en kapsamlı Küresel Toplam Perakende Araştırması’nda mobil alışverişten inovasyona kadar uzanan pek çok konu başlığı altında tüketicilere farklı sorular soruldu. Tüketicilerin verdikleri yanıtlar, bir sonraki perakende devrimine yön verecek davranış değişikliklerini ortaya koyuyor.
Dünyanın en eski iş kollarından biri olan perakende sektöründe çıta her geçen gün biraz daha yükseliyor. Hızla dijitalleşen dünyada teknoloji ve sosyo-ekonomik gelişmeler ışığında geleneksel alışveriş kavramı da değişiyor.
Küresel Toplam Perakende 2016 sonuçları değişim için dönüm noktasında olduğumuzu bir kez daha gözler önüne seriyor. Sonuçlara göre, tüketici daha fazla kişiye özel sadakat programları talep ediyor. Bunun yanında mobil cihazların olanaklarından yararlanıp alışveriş yapmaya ve sosyal medya kullanımına yönelik olumlu bir tavır sergiliyor. Hizmet odaklı mağazaları; bilgi sahibi, ilgili ve kalifiye çalışanları talep ediyor.
Pek çok dünya ülkesine göre daha fazla genç nüfus oranına sahip olan Türkiye, demografik yapısı itibarıyla bu dönüşümden en fazla etkilenen ve içinde en çok potansiyel barındıran pazarlardan biri olarak karşımıza çıkıyor.
Perakendecilik geleneksel yaklaşımları reddediyor
Perakendecilik, varlığını yüzyıllardır sürdürse de, belli butik formlar dışında, hep yeni olanı yakalama ve sürece entegre olma çabası içinde olan bir sektör. Zira hitap ettiği kitle de her geçen gün farklılaşıyor. Ancak ve ancak bu kitleyi doğru okuyarak, beklenti ve ihtiyaçlarını doğru analiz eden kuruluşlar, sürdürülebilir bir başarıya imza atarak perakende sektöründe varlığını devam ettirebiliyor.
Küresel Toplam Perakende 2016, müşterilerin yenilikçilik konusunda da sektörün bir adım önünde giderek, trendlere yön verdiğini gözler önüne seriyor. Müşterilerin geribildirimlerini doğru analiz eden ve bu analizler çerçevesinde hızla aksiyon alarak dönüşüm sürecini başlatan perakendeciler, rekabette de bir adım önde olmayı başarıyorlar.
Düne kadar internet, fiyat ve ürün bilgisi araştırması için kullanılırken, artık tüketici, araştırmasını alışverişle nihayetlendiriyor. Dijitalleşme ile birlikte neredeyse tüm yaşamını internete taşıyan tüketicinin alışverişi bu sürece her geçen gün daha fazla oranda dahil ettiği açıkça görülüyor. Rahat, ekonomik, çok seçenekli ve anında etkileşimin söz konusu olduğu sanal dünyanın cazibesi de giderek artıyor. Bu durum perakendeciler için bulunmaz bir fırsat sunuyor.
Müşteri geri bildirim veriyor
Yaşadığımız dönemde geçmişe oranla daha net ve daha fazla geri bildirim veren müşteri, sosyal medyanın da sayesinde artık gücü elinde tuttuğunun bilincinde. Her türlü eleştiri, beğeni ve deneyimini tek bir ileti ile milyonlarca insana ulaştırdığının farkında olan tüketici, bu lüksü sonuna kadar kullanıyor. İşte tam da bu noktada tüm şirketlerin kendilerine şu soruyu sormaları gerekiyor: “Bizi sosyal medyada takip eden takipçilerimizi biz ne kadar takip ediyoruz?” Takipçilerinden elde ettiği verileri doğru analiz ederek stratejilerini bu çerçevede oluşturan şirketlerin varlığını daha uzun yıllar boyunca devam ettireceği de aşikar.