Fiziksel rahatsızlıklarımızın çoğunun temelinde duruş bozukluğu olduğunu biliyor musunuz? Oysa yaşam boyunca bedenimizi dengeli bir şekilde kullanmayı başarabilirsek, pek çok rahatsızlığa engel olmayı başarabiliriz. Özellikle otururken dikkatli olmakta fayda var!
Sırt ağrılarınız, eklem ağrılarınız ve daha pek çok fiziksel rahatsızlığın temelinde oturma bozukluğu var. Daha açıklayıcı olmak gerekirse rahatsızlıklarımızın çoğu, doğrudan kötü duruş nedeniyle oluşuyor veya var olan problemler daha kötüye gidiyor. Pek çoğumuz yaşamımız boyunca yeterince önem vermediğimiz duruş ve oturma bozuklukları nedeniyle ağrılar çekiyoruz. İyi duruşa ise oldukça nadir rastlıyoruz. Bedenimizin duruş şekli, yaşamımız boyunca biriktirdiğimiz fiziksel, duygusal ve zihinsel deneyimlerin bir sonucu. Farkında olmadan belirli bir duruş ve oturuş pozisyonunu benimsediğimizde gelecekteki hastalıklara davetiye vermiş oluyoruz. Depresyon bunun en iyi örneklerinden biri. Oysa daha dik ve dengeli bir şekilde oturmak, bizi depresyondan bile koruyabilir. “Alexander Tekniği” doğru duruş ve oturma pozisyonlarını benimsemek adına dikkate alınabilecek bir teknik olarak karşımıza çıkıyor ve bazı önemli notlar iletiyor.
Otururken belinizi koruyun
Omurganız söz konusu olduğunda, oturmak ve ayakta durmak hemen hemen aynı şeydir, öyleyse neden ayakta durduğunuzdan bu kadar farklı oturuyorsunuz? Bunun bir nedeni, oturma kemiklerinizin ayakta durabileceğini fark etmemeniz. İnsanlar koltukla temas noktası olarak koksiksini veya kuyruk kemiğini kullanıyor, bu da pelvisin geriye doğru eğilmesine ve alt sırtın yuvarlanmasına neden oluyor. Bu da çoğu zaman oturmaktan kaynaklı bel ağrılarına sebep veriyor.
Oturulan yüzeye dikkat
Oturduğunuz yüzey de nasıl oturduğunuzu etkileyen önemli bir faktör. Alexander tekniğinde slogan şu: Üzerine çıkabiliyorsan, oturabilirsin. Kanepenizde bunu deneyebilirsiniz. Kısa süre sonra dengeli hissetmenin zorlaştığını fark edeceksiniz. Oturma kemiklerinizi “ayaklarınız” olarak düşünmeli ve otururken dengenizi koruyabildiğiniz kanepelerden yana tercih yapmalısınız.
Oturmak rahatlamak mı?
Oturma eylemi çoğunlukla rahatlama ile ilişkilendiriliyor. Oturmak bacaklar ve kalçalar için daha rahatlatıcı olsa da söz konusu omurga olduğunda ayakta durmak kadar dinamik bir eylem olduğunu söylenebilir. Otururken veya ayakta dururken dengeli bir duruşta gevşemek mümkündür, böylece kemiklerimiz ağırlığımızı destekler. Oturma eyleminde denge kaybolduğunda, hareket kasları ve daha derin postürel kaslar, gerginliğin ortaya çıktığı bu eylemi desteklemeye çalıştığı için ekstra efor harcıyor, bu da beden için pek rahatlatıcı olmuyor.
Ofis koltuğu seçimi önemli
Günün önemli bir kısmını iş yerinde geçirenlerin ofis koltuğu seçiminde hassas davranmaları önemli… Sırtınızı ve kollarınızı destekleyecek bir ofis koltuğundan yana tercih yapılmalı. Kollarınızın sadece omuzlarınıza bağlı olduğunu düşünmeyin. İskelet söz konusu olduğunda bu doğru olabilir, ancak kol kaslarınız üst üste biner ve sırtınızdan aşağıya kadar gövdenizin derinliklerine gömülür. Dolayısıyla, sırtınızın bütünlüğünü ve tonunu kaybederseniz, kollarınızın köklerinden gelen desteği kaybedersiniz ve bu olmadan ellerinizin kullanımı, potansiyel olarak RSI ve Karpal Tünel Sendromuna katkıda bulunarak tehlikeye atılır.
Kaynaklar:
*Stand On Your Bottom, What?! The Truth About Sitting.
*http://meditativedance.com/TR/index.php?option=com_content&view=article&id=93:saglikli-yasam-durus&catid=56:saglikli-yasam&Itemid=113