Beden yaşlansa da ruh yaşlanmıyor öyle değil mi? Hep genç kalan ruhumuza ise bedenimiz belli bir yaştan sonra eşlik edemiyor. Aslında böyle olmadığını söylesek… Ya hayatınız boyunca sağlıklı, aktif ve zinde kalabiliyorsanız? Nasıl mı? Bu yazıyı dikkatle okuyun!
“Yaş 70 ama iş bitmemiş.” Yaşını almış olan pek çok insan için konunun asıl özeti tam olarak bu. Ruh yaşlanmıyor. Henüz gençliğinin baharını yaşayanlarda ise şimdiden bir telaş var; kaz ayaklarına takanlar, soluğu güzellik merkezinde alanlar… Şimdi tüm bunları unutun ve emeklilik yaşınız geldiğinde hala aktif bir yaşam sürmek istiyorsanız söyleyeceklerimize kulak verin.
Yapılan araştırmalar biyolojik yaşınızı tersine çevirebileceğinizi gösteriyor. Üstelik bunun için, sihirli bir ilaca veya fütürist bir terapiye ihtiyaç yok. Üç şey uzun ve sağlıklı bir yaşam sağlıyor; iyi yemek, düzenli egzersiz ve olumlu bir tutum. Son birkaç yılda araştırmacılar, bu üç şeyin insanların yaşlanma hızını yavaşlattığını ve hatta yaşlanmayı tersine çevirerek bedenlerimizi biyolojik olarak daha genç hale getirdiğini keşfetti. Bu araştırmanın merkezinde, kronolojik yaş, yıl olarak yaşımız ve organlarımızın işleyişini ölçen biyolojik yaş arasındaki ayrım var.
İnsanlar aynı oranda yaşlanmaz. Nitekim bir kişinin yaşını sadece vücut ve organlarını inceleyerek belirlemenin bir yolu yoktur. Bilim insanları, yaşlılıkla ilişkilendirdiğimiz; eklem ve sırt ağrıları, kırılganlık, zihinsel ve fiziksel gerileme gibi pek çok şeyin hareketsizlikten kaynaklandığını keşfetti. Başka bir deyişle, bizi yaşlandıran yıllar değil; egzersiz eksikliği, kötü beslenme ve kötü bir ruh sağlığı!
Neyi, ne kadar yiyoruz?
İyi yemek denildiğinde iki faktörden bahsediyoruz: Ne kadar yediğimiz ve neler tükettiğimiz…
Belirli yiyecekleri yemenin bazı hastalıkları önlediği uzun zamandır biliniyor ama bilim insanları, kalori kısıtlı diyetlerde, yediğinizi sınırlamanın vücudunuzun yaşlanmasını yavaşlatmaya yardımcı olabileceğini keşfetti. Kalori kısıtlı diyetler, yetersiz beslenmeyle sonuçlanacak kadar ileri gitmeden bir kişinin tükettiği toplam kalori miktarını azaltıyor. Peki, ne yemeli?
Araştırmacılar bu soruyu cevaplamak için bölgesel diyetlere yöneldi. Kanıtlar, sebze ve balık yönünden zengin diyetlerin uzun ömürde güçlü bir rol oynadığını gösteriyor.
Harekete Geçin
Çoğu insan, enerjik bir gençlikten, tembel bir yaşlılığa geçerken yaşlandıkça daha az egzersiz yapar. Yaşlandıkça kaslar ve eklemler sertleşir. Sonunda küçük hareketler bile zorlaşır. Oysa, düzenli egzersiz yapan ve yaşlandıkça bu egzersizi sürdüren insanlar biyolojik olarak daha genç görünüyorlar. Genç bir insan, tipik olarak en yüksek fiziksel kapasitesine 25 yaşlarında ulaşır ve sonra yavaş yavaş fiziksel olarak düşer. Ancak 64 yaşında, 20 yaşında olduğu gibi hala aynı fiziksel dayanıklılığa sahiptir.
Uzun süredir yaşayan kimle konuşursanız, muhtemelen hayata olumlu bir tavırla devam etmenin öneminden bahsedecektir. Fiziksel aktivite veya yiyeceğin aksine, ruh halimiz bedenlerimiz üzerinde doğrudan bir etkiye sahip değil ancak gençliğin tamamen tutumla ilgili olduğunu gösteren araştırma sonuçları da var.
Genç kalmak istiyorsanız, yaşınız zihninizde olabilir. İşte bu nedenle hem kendiniz hem de geleceğiniz için olumlu düşünün. Yaşamını iyileştirmek isteyen herkesin yapması gereken ilk şey olumlu düşünmeyi öğrenmek. Zihni sağlıklı olanların, bedenlerinin de daha sağlıklı olduğunu unutmayın.
Kaynaklar:
*https://lean.org.tr/stratejik-bakis-olumlu-dusunmek-mutluluk-getirir/
*How to Stay Forever Young