İsterseniz iklim değişikliği isterseniz küresel ısınma deyin; havalar bildiğimiz havalar değil. Rekor değerleri gösteren termometreler, yüksek sıcaklıklar sağlığımızı tehdit ediyor.
Uzmanlar bol sıvı tüketmek güneşin en yoğun hissedildiği saatlerde dışarıda olmamak konusunda uyarılarına aralıksız devam ediyor. Çünkü aşırı sıcağa maruz kalma, bayılma, sıvı kaybı ve hatta ani ölümlerle sonuçlanabiliyor. Aşırı sıcağa maruz kalındığında vücut ısısı 39 – 40 derecelere çıkabiliyor, normal vücut ısınının 37 derece ve altında olduğunu düşündüğünüzde, vücut kendisini soğutamadığı zaman sağlık sorunları görülmeye başlıyor. Ayrıca sıcak ve nemli hava vücuttaki terin buharlaşmasını da zorlaştırıyor. 65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı bulunan grup, aşırı sıcaklardan daha fazla etkileniyor ve risk grubunun da üstünde yer alıyor.
Örneğin Kanada’da ve ABD’de henüz yaz bitmeden 800’e yakın kişinin aşırı sıcaklardan öldüğü belirtiliyor. Tıp dergisi The Lancet’te yayınlanan araştırma, 2000-2004 ile 2014-2018 yılları arasındaki sonuçlar incelendiğinde küresel ortalama ısıya bağlı ölümlerin yüzde 54 arttığını gösteriyor.
Gezegen ısındıkça, sıcak hava dalgalarının sağlık üzerinde daha büyük etkisi oluyor. Aşırı ısınmanın sağlık üzerinde olduğu kadar sosyal yaşam ve ekonomi üzerinde de etkileri görülüyor. Özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki açık hava çalışmaları sıcak hava dalgalarından ciddi şekilde etkileniyor. Yalnızca Hindistan’da, tahmini 300 milyar kayıp çalışma saatinden söz ediliyor.
Dondurucu soğuğuyla bilinen Rusya da geçtiğimiz yıldan bu yana sıcak hava dalgalarıyla mücadele ediyor. Resmi makamlardan yapılan sınırlı açıklamaya rağmen sıcaklık kaynaklı ölümlerin arttığı da ulaşan haberler arasında…