GDO’lu besinler, işlenmiş gıdalar, tükenen kaynaklar… gıda endüstrisi tarihe yolculuğa çıktı. Bireyler sağlıklı beslenmeyi yaşam merkezine aldıkça bitkisel proteinlerin önemi artıyor.
Kinoa, kara buğday, teff tohumu… Tahıllar yüzyıllardır beslenmenin önemli bir parçası ancak hiçbir dönemde sağlıkla bağdaşık olarak bu kadar öne çıkmamışlardı. Antik tahıllarsa gıda ithalatı bakımından küresel ticarette oldukça popüler. Arpa ve buğday gibi tahıllar hemen herkes tarafından bilinirken kinoa gibi antik tahıllar son dönemde öne çıktı dersiniz?
Yeni yiyeceklere ihtiyaç var
Yeni yiyeceklere olan ihtiyaç nüfus artış oranına paralel yükseliyor, doyamıyoruz. Ticari rekabette yenilik arayışları hızlandı. Antik tahıllar “tam tahıl” olarak sağlıklı beslenmenin bir parçası. Küresel tarım, birkaç temel tahıl ürününe odaklanıyor; buğday, pirinç, mısır gibi… Birkaç mahsul üzerinde yoğunlaşmak, bu tahılları zararlılara, hastalıklara ve iklim değişikliğine karşı daha duyarlı hale getiriyor.
Glüten hassasiyeti mi?
Bazı tahıl yetiştiricileri ve uzmanlara göre gıda endüstrisinin tahıllara odaklanmasının ardında, giderek yaygınlaşan glüten hassasiyeti yatıyor. Araştırmalar eski tahılların, sadece glüten hassasiyetiyle değil, aynı zamanda Tip 2 diyabet ve kardiyovasküler hastalıklarla mücadeleye yardımcı olabildiğini gösteriyor.
Siyez unu antik tahıl…
Antik tahılların kökleri insanlığın başlangıcına kadar gidiyor. Antik tahıl en az birkaç yüzyıldır değiştirilmemiş olan tahıl anlamına geliyor. Tüketilen buğday ekmeği (beyaz ekmek) bu tanıma girmiyor. Örneğin 12 bin yıldır var olduğu bilinen ve kromozom sayısı bozulmadan bugüne gelen siyez unu, değerli antik bir tahıl sayılabilir. Antik tahıllardan elde edilen ürünlerin, rafine edilmiş tahıllarla yapılan ürünlerden daha besleyici olduğu iddia ediliyor. Özellikle B vitamini ve magnezyum açısından zenginler. Önemli bir not, sağlıklı bütün tahıllar antik olacak diye bir kural yok.
Vegan diyetin kralı Kinoa
Popüler restoran ve kafelerde salataları süsleyen kinoanın ünü sadece ülkemizde değil tüm dünyaya yayılıyor. Kinoa’nın ana vatanı Güzey Amerika… Bulgur ve pirince iyi bir alternatif olarak gösteriliyor. İnkalara kadar uzanan bir geçmişi var. Protein açısından zengin bir tahıl olan kinoa, vegan beslenenlerin tercih ettiği bir ürün. Lif oranı da yüksek. Danimarka, halkına kaliteli yiyecek ve beslenme iklimi sunmak için ekin takvimini kinoa ile rotasyona sokmuş. Böylece toprak verimliliği, düşük haşere ve hastalık riski, düşük pestisit kullanımı gerçekleştiriyor.