Basit bir sivilce nasıl oldu da asrın hastalığı oldu?
Günümüzde, gençlerin neredeyse %95’inde akne sorunu bulunuyor. Yapılan bir araştırmada insanlar büyük şehirlere ve Batı’ya göç ettikçe çevre ve yaşam tarzının cilt üzerinde olumsuz etkisini gösterdiği belirtiliyor. Sadece akne değil, egzama ve diğer iltihaplı cilt rahatsızlıkları da dünyanın diğer bölgelerine göre, Batı’da çok daha yaygın.
1990’da İsveçli bir doktor, Papua Yeni Gine’de, modernliğin hayatlarına pek dokunmadığı birkaç bin yerli sakine ev sahipliği yapan Kitava Adası’na araştırma için gittiğinde, arabaları veya elektriği olmayan ve diyetleri Batılı gıdalardan neredeyse hiç etkilenmemiş bu insanların içinden 1.200 kişiye sağlık kontrolü yaptığında, tek bir papül, püstül veya açık komedon bulamadı. Başka bir deyişle, Kitava’da sivilce yoktu.
2021’de yapılan bir araştırmaya göre, sivilce oranlarında küresel akne insidansı son 30 yılda %50’den fazla arttı. Aknenin başlama yaşının daha erken yıllara, sekiz ya da dokuz yaşındaki çocuklara kadar indiği görülebiliyor. Oysa 40 yıl önce, insanlar 13 ya da 14 yaşlarında sivilcelenmeye başlıyorlardı.
Cildimize olanlar, büyük ölçüde eklemlerimize, bağırsaklarımıza ve metabolik sağlığımıza olanları da yansıtıyor. Bunun bir kısmı kesinlikle iklim ve DNA kombinasyonuna atfedilebilir. Belli bir genetik yapımız varsa, güneşli ve nemli bir yerden, soğuk ve havanın kuru olduğu bir yere gelmek atopik dermatiti ortaya çıkarabilir. Hava kirliliği, güneşe maruz veya uzak kalma, aşırı antibiyotik veya antibakteriyel sabun kullanımı gibi durumlar, cildimizde yaşayan mikrop popülasyonlarında sağlıksız değişimlere neden olabilir. Akne karmaşık bir durum olduğundan, oluşumunu birden çok faktör yönlendirebilir.
Uzmanlara göre diyet, akne sorununda büyük bir rol oynuyor. Modern toplumlarda kolayca bulunabilen hazır yiyecekler, iltihaplanma yaratmaya oldukça elverişli. Şekerli gıdalar da akneyi teşvik edebiliyor. Glisemik endeksi yüksek birçok gıda, sivilce oluşumunu daha da kötüleştirebiliyor.
Diyet kaynaklı sorunlara hızlı bir çözüm yok. Bununla birlikte, rafine tahıllardan, şekerli ve glisemik indeksi yüksek yiyeceklerden kaçınmak, akneyi kontrol etmede yardımcı olabilir. Yine de kişi diyetini elden geçirmeyi başarsa bile, yaşamın erken dönemlerinde sağlıksız beslenmek mikrobiyom işlev bozukluğuna veya yetişkinlikte geri alınamayacak başka bazı hasarlara neden olabilir.
Az ama öz bir cilt bakımı, akne oluşumunu önleme ve gidermede önemini her zaman koruyor. Akne sorunu yaşayanlar, ciltlerinin yağ ve pH dengesini korumak için, özel olarak formüle edilmiş bir temizleme ile iyileşme yaşayabiliyorlar.
Kaynak: elemental.medium.com