Sağlıklı ve mutlu yaş almanın sırrı fiziksel, zihinsel ve ruhsal bedenlerin sağlıklı ve uyum içinde olmasında saklı. Bu üç unsur yerine geldiğinde bütünsel olarak sağlıklıyım demek mümkün.
Bütünsel sağlık danışmanlığı veriyorsunuz, tam olarak ne ifade ediyor?
Bütünsel sağlık insanın fiziksel, zihinsel ve ruhsal bedenlerinde denge ve uyum içinde yaşaması ile sağlıklı ve mutlu yaş alma sürecini başlatarak, keyifle sürdürebilmesi anlamlarını taşımaktadır. “Bütünsel olarak sağlıklıyım” diyebilmek için; sağlıklı ve enerjik bir bedene, dingin ve neşe içinde bir zihne, sevgi ve şefkat dolu bir kalbe sahip olup, varoluş mevcudiyetinin de farkında olmak gereklidir.
Üç temel unsur üzerine bina ettiğinizi anlıyoruz. Bunlardan ilkiyle başlasak; beslenme. Bütünsel sağlık için nasıl bir beslenme yaklaşımı benimsemeliyiz?
Bütünsel sağlığımız açısından oksidatif stresi ve enflamasyonu azaltan ve bunları minimum dereceye indirecek olan bir beslenme tarzı tüm insanlar için zaruridir. Bu beslenme tarzı için özel diyetlere lüzum yoktur. Ama illa bir diyet ismine ihtiyaç duyanlar için Akdeniz Beslenme tarzının telomerleri uzattığının ispatlanmış olduğunu söyleyebilirim. Bunun için dikkat etmeniz gereken ana prensipler;
Menünüzün geneli taze sebze ve meyvelerle, baklagiller ve entegral tahıllardan oluşsun.
Süt ürünlerini olabildiğince keçi sütünden ve tazesinden tüketin; eski peynirleri azaltın, mümkünse tamamen beslenmenizden çıkarın.
Ara öğün tüketmeyin (Diyabet1’li hastalar için geçerli değildir). Günde 3 öğün arasında adeta sıvı orucu tutun ve bir leblebi tanesini dahi ağzınıza atmayın.
Temiz beslenin; yani paketlenmiş, konserve, işlenmiş gıdaları mutfağınızdan uzak tutun; kısacası yüzyıl önce var olmayan herhangi bir şeyi yemeyin.
Sabahları aç değilseniz kahvaltı etmeyin, sadece büyük bir bardak ılık limonlu su ile güne başlayın.
Günün en güçlü öğününü 12.00-13.00 arasında tüketin.
Menünüzde gökkuşağının tüm renklerini barındırmaya özen gösterin.
Yemekleri pişirirken bünyenize uygun baharatlardan faydalanmayı unutmayın.
Stres yönetiminde meditasyon yapmanın çok önemli olduğu konuşuluyor. Düzenli yapılan meditasyonun beden ve zihin sağlığı için nasıl artıları var?
Meditasyon yüzyılımızda stres yönetimi için kullanılan en etkili ve yan etkisi bulunmayan
bilimsel bir zihni dinlendirme teknolojisidir. Her gün 20 dakika yapılan mantra meditasyonları sayesinde klinik araştırma neticeleri bize aşağıdaki faydaların sağlandığını belirtiyor;
Stresi giderir, Kaygı, endişe ve muhtelif korkuları azaltır, Uyku kaliteniz artar, İlişkilerinizi iyileştirir geliştirir, İç huzuru kazandırır, Yaratıcılığınızı ve sezgilerinizi uyandırır, Odaklanma yeteneğinizi artırır konsantrasyonu güçlendirir, Yüksek tansiyonu indirir ve kan basıncınızı azaltır, Bağışıklık sistemini güçlendirir, Yorgunluğu giderir, Kalp çarpıntısını hafifletir, Daha az yargılayıcı olmanızı sağlar, Sindirim Sistemini Düzenler (DHEA hormonları), Telomer’leri uzatır (wellaging), Fiziksel ve zihinsel detoks yapar.
Meditasyonla ilgili doğru bilinen yanlışlar var mı? Nelerdir? Bunları nasıl aşarız?
Meditasyon genel olarak zihne gelen düşünceleri susturmak zannediliyor. Büyük yanlış burada başlıyor. İnsanoğlu zihne gelen düşünceleri susturma yetisine sahip değildir. Fakat her zaman zihnin ötesinde dingin olan sessizlik alanına girme şansına ve lüksüne sahiptir. Dünya üzerinde birçok meditasyon tekniği bulunmaktadır. Ben Dr. Deepak Chopra’nın öğrencisi ve Chopra Center eğitmenlerinden biri olarak mantra bazlı meditasyon tekniklerini öğretiyorum. Çünkü mantra bazlı teknikler düşünebilen herkesin uygulayabileceği basitlikte olup, bir o kadar da efektif uygulamalardır.
Nefes terapisi, nefes teknikleri dediğimizde aslında neden bahsediyoruz? Neden biz doğru nefes almayı bilmiyoruz ya da bebeklikte öğrendiysek neden süreç içinde unutuyoruz?
Doğru nefes almayı doğduğumuzda elbette biliyoruz, fakat stres sebebi ile nefesimizi fark
etmeden gün içerisinde tutmaya başlıyoruz. Bu da solunum fizyolojisini zamanla dengesizleştirmeye başlıyor. Nefes teknikleri denildiğinde burundan alınıp verilen kontrollü
ve ritmik nefeslerden bahsediyoruz. Nefes asla ağızdan alınmamalı. Ağız nefesleri fizyolojiyi komple dengesizleştirmektedir.
Doğru nefes insanın hayatında nasıl yeni kapılar açıyor? Günlük hayatımıza sağlığımıza ne gibi getirileri oluyor?
Nefes insanın sahip olduğu birincil detoks sistemidir. Her gün düzenli olarak yapılan 5-10
dakikalık nefes egzersizleri sayesinde hem fiziksel, hem de zihinsel olarak çok daha sağlıklı ve dengede kalmak mümkün. Nefeste Saklı Hayat – Gündelik Yaşam için Burun Nefesleri Kılavuzu isimli kitabımda anlattığım düzenli olarak uygulanan bazı nefes egzersizlerinin aşağıdaki başlıca faydaları sağladığı klinik olarak tespit edilmiştir;
Stres Yönetimi, Fiziksel ve Zihinsel Detoks, Uykusuzluğu Önleme, Metabolizmayı Hızlandırma / Zayıflamayı Destekleme, Timüs Bezini Uyarma, Enerjiyi Yükseltme,
Konsantrasyonu Artırma, Zihni Sakinleştirme, Depresyon ve Anksiyete Tedavisi, Astımı
Şifalandırma, Sindirim Sistemini Çalıştırma, Sıcak Basmasına Karşı Serinleme, Tiroid Bezinin Düzenlenmesi, Cesaret ve Özgüven Yükseltme, Farkındalığı Artırma, Doğal Botoks Etkisi Yaratma
Doğru nefes almamız için uygulayabileceğimiz ipuçları verebilir misiniz?
Ağzınızı kapatın, burun deliklerinizden nefes alın ve diyafram kasınızın aktif bir şekilde çalıştığını farkına varın. Yükselen Çağ isimli Youtube kanalımda pek çok nefes egzersizini benimle birlikte uygulayarak, öğrenebilirsiniz.
Meditasyonu öğrenmek isteyen biri için ilk etapta önerileriniz neler olur? En çok zorlanılan noktalarda neler yapılmasını önerirsiniz?
Meditasyon için her şeyde olduğu gibi iyi bir temel eğitim alınmasını öneriyorum. Ve meditatif hale geçmeyi kolaylaştıran mantra tekniklerini uygulamaya başlamak epey kolaylaştırıcı olur.
Ayurvedik beslenmenin prensipleri nedir?
Ana prensip sindirim sisteminin dengesini kurarak, hazım ateşini kuvvetlendirmek. Ayrıca bünye tipine uygun olan menü seçimleri ve gıda kombinasyonlarının yapılması neticesinde inflamasyon oluşumu da engellenmiş olmaktadır. Ayurveda mutfağında baharatlar da çok önemli bir yer tutar ve baharatların ihtiva ettiği muhteşem bilgiyi de yemeklerimiz pişerken kullanarak bedenimize aktarabildiğimizi vurgular.