ABD merkezli ilaç şirketi Pfizer ile birlikte geliştirdikleri koronavirüs aşısında yüzde 90 başarıya ulaştıklarını duyuran Almanya merkezli BioNTech’in bu açıklaması, salgının tekrar tırmanışa geçtiği günlerde umutla ve heyecanla karşılandı.
Göğsümüzü kabartan bir diğer nokta BioNTech’in aileleri Türkiye’den Almanya’ya göçmüş Özlem Türeci ve Uğur Şahin tarafından kurulmuş olması (2008).
Euronews’de yer alan habere göre çift, koronavirüs salgını daha ilk duyulmaya başladığında küresel bir pandemiye dönüşebileceğini öngörerek 25 yıldır geliştirdikleri mRNA teknolojisini kullanarak aşı çalışmalarına başlamaları gerektiğine karar vermiş.
Şahin’in Ocak ayında İngiliz Tıp Dergisi Lancet’te Çin’in Wuhan kentinden yayınlan virüse ilişkin okuduğu makale aslında insanlık için de dönüm noktasını yaratacak çalışmaların başlamasına vesile oldu. Makale 6 kişiden oluşan Çinli ailede virüsün nasıl yayıldığını anlatıyordu. Başkaları öyle mi böyle mi diye fikir yürütürken Şahin çoktan kolları sıvamıştı. Daha konunun ne olduğu tam bilinmezken Şahin 400 kişilik bir araştırma ordusu yarattı.
BioNTech’in CEO’su olan Prof. Uğur Şahin, aynı zamanda Mainz Üniversitesi Tıp Merkezi’nde çalışıyor. 55 yaşındaki Şahin, daha önce eşiyle birlikte kurucusu olduğu Ganymed adlı ilaç şirketinin Bilimsel Tavsiye Kurulu Başkanı olarak görev yapıyordu. İmmünolog ve onkolog olan Şahin, İskenderun doğumlu; dört yaşında ailesiyle birlikte Almanya’ya göçmüş. Babası Köln’deki Ford fabrikasında çalışan Şahin’in hayali doktor olmakmış.
Şahin, fizikçi ve kendisi gibi immünulog olan eşi Özlem Türeci ve üçüncü ortak Prof Christopher Huber’la kurduğu şirketi daha önce de medyanın ilgisini çekmişti. DNA’ya komut taşıyan RNA hücreleri üzerindeki çalışmaları mercek altındaydı. BioNTech hisseleri Covid 19 aşısında açıklanan başarılı çalışmalarla füze gibi yükseldi. Şirket Çinli Fosun Pharma grubu ve Pfizer’le çalışıyor.
Prof. Şahin işe bisikletle gidip geliyor. Her günü neredeyse santim santim planlı. Güne Çinle video konferansla başlıyor, ABD’de son buluyor. Son derece soğukkanlı olduğunu söylüyor birlikte çalışanlar. Bir yöneticisi, bugüne kadar onun gibi biriyle çalışmadım diyor. Hisse senetlerinin durumuna asla bakmaz, konsantrasyonunu bozmasına izin vermezmiş. Laboratuvar dışındaki zamanını düzenleyici denetleyici ve yatırımcı kurumlara rapor hazırlıklarıyla geçirirmiş. BioNTech’de odası olan tek yönetim kurulu üyesi olduğu ifade ediliyor. Öncelikleri arasında doktora öğrencilerine mentorluk yapmak olduğu, her ne kadar finansla ilgilenmese de bugüne kadar kurduğu şirketlerde çok başarılı olduğu sermaye ve yatırım sıkıntısı yaşamadığına dikkat çekiliyor. Geçtiğimiz Ağustos ayında Bill ve Melinda Gates Vakfı da BioNTech’e 55 milyon dolarlık yatırım yaptıklarını duyurmuşlardı.
Şirketin kurucularından Dr. Özlem Türeci ise Ganymed’de 10 yıl boyunca Klinik ve Bilimsel Danışma Kurulu’nda görev yaptıktan sonra 2018’de BioNTech Tıp Şefi olarak çalışmaya başladı. 53 yaşındaki Türeci aynı zamanda Kanser İmmünoterapi Derneği Başkanı.
Babası İstanbul’da bir doktor olan Türeci’nin ailesi, doğumundan önce Almanya’ya göçmüş.
Çift, Hamburg’da çalışırken tanışmış. Türeci verdiği röportajlarda “Düğün günümüzde bile laboratuvarda çalışmıştık” diyor.
Kaynak: BBC News, CNN Türk