Yazı: Nilüfer Eriş / Corvo Art Gallery
İçerisinde bulunduğumuz bu zorlu dönemde ortak hafıza ile pozitif bir toplum tasarımı oluşturma fikriyle yola çıkan Kolektif “Hafıza” sergisi, Mina Başaran ve arkadaşlarının anısını yaşatmak amacıyla, Türkiye’nin dört bir yanından dezavantajlı kız çocuklarının maddi ve manevi gelişimlerine destek olmak, kendilerine güven duymalarını, bedenlerini ve kimliklerini sevmelerini ve her türlü ayrımcılığa karşı durabilmelerini amaçlayan Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği (TÜKD) İstanbul Şubesi Mina’nın Çocukları Projesi kapsamında gerçekleşiyor.
Kolektif hafızamızı olumlu düşünceler ve geleneklerle temellendirerek, hümanist ve sevgi dolu bir yaşam alanı yaratmanın önemine dikkat çeken karma serginin küratörlüğünü Ayça Okay üstleniyor. Mina Başaran ve arkadaşlarının anısını yaşatan sergide resim, heykel, video ve enstalasyon dahil olmak üzere farklı medyumlarda üretim yapan 11 sanatçı Pınar Akkurt, Ramazan Can, Fırat Engin, Leyla Emadi, Didem Erk, Mert Ege Köse, Ouchhh, Erdil Yaşaroğlu, Yiğit Yazıcı, Uğur Ayık Koleksiyonu’ndan Ardan Özmenoğlu ve Feride İkiz Koleksiyonu’ndan Mario Klingemann’nın eserleri yer alıyor.
İzleyiciyi bireysel hafızadan kolektif olana doğru bir yolculuğa çıkaran Kolektif “Hafıza”, paralel etkinlik programıyla halka açık alternatif bir sanat haftası sunuyor. Aynı zamanda Bodrum’daki öğrenciler için düzenlenecek özel sergi turlarıyla, çocukların değişim ve dönüşüm süreçlerine destek olmak üzere projeye sanatın gücünü kullanarak katkı sağlamayı hedefliyor.
ARDAN ÖZMENOĞLU
Özmenoğlu “İlelebet” isimli eserinde, post-it kağıtları aracılığıyla birlik, beraberlik, parçalanma ve dağılma gibi kavramların tümünü tek bir figür ile yansıttığı Atatürk portresinde, kolektif hafızamızdaki en değerli figürü geleceğe taşımanın önemini vurgulamaktadır.
MERT EGE KÖSE
Bill Wither’s in ikonik şarkısı ‘’Ain’t no sunshine when she’s gone ‘’ adını taşıyan ve sanatçının sergi için özel ürettiği alüminyum heykel , yaşamı, canlılığı , enerjiyi simgeliyor ve güneşin doğması ve batması gibi döngüsel hareketleri herhangi bir anlam ile sınırlandırmıyor.
DİDEM ERK
“Siyah İplik Serisi’’ nde sanatçı tarih boyunca sansüre uğramış kitapları kullanarak ve kelimeleri dikerek , üzerlerini siyah bir şeritle kapatarak okunmaz hale getirir. Ve bu dikme işlemi şifa vermeyi anımsatır lekarna-slovenija.com/. Deforme edilen kelimeler tekrar iyileştirilir ve hem görünür hem de okunaksız hale gelen kelimeler bu eylem yoluyla birbirine bağlanır.
ERDİL YAŞAROĞLU
Sanatçının karikatür çizerken geliştirdiği form, estetik ve hayata bakışı üç boyutlu eseri ‘’Deniz Kızı’’ heykeli ile sergide yerini alıyor. Yaşaroğlu, polyester ve beton kaplama tekniği ile oluşturduğu heykellerinde dünyanın kendine ait bir mizah anlayışı olduğunu bize kahkahanın mutsuzluğa karşı bir ilaç olması bilinciyle üretilmiş formlar olduğunu hatırlatır.
Çağdaş sanatta bir tema kapsamında sanatçıların birbirinden farklı görme biçimleri ile temayı betimlemeleri farklı disiplinler ve tarzlar ile eserlerini üretmeleri ve sergilemeleri izleyiciyi de sorgulamaya ve yorumlamaya yöneltiyor. Ayrıca sanatçıların gerek bireysel gerek ortak tema kapsamında bir bütün olarak hareket ederek yeni bir anlayışı ortaya koymalarına olanak sağlıyor. Sanatın ve sanatçının yaşadığımız sosyal ve çevresel sorunlara yönelik farkındalığı artırmak, sürdürülebilir çözümler üretmek açısından da tematik sergiler önemli bir rol üstleniyor.
Mina’nın Çocukları Projesi, Kolektif “Hafıza” Sergisine, Ramada Bodrum 1-11 Eylül 2021 tarihleri arasında ev sahipliği yapıyor.