Omega-3 takviyeleri, hücrelerin stres tepkisini optimize ederek yaşlanmayı yavaşlatabilir.
Sağlıklı yaşlanma ve uzun ömür arayışında henüz sihirli iksir bulunmuş değil. Şu anda sahip olduğumuz en iyi seçenek, yaşam tarzımıza dikkat etmek.
Vücudunuzun onarım için ihtiyaç duyduğu besinleri sağlayacak şekilde mi besleniyorsunuz? Oturduğunuz yerden sık sık kalkıyor musunuz? Stresle başa çıkmanıza yardımcı olacak hobileriniz, kişisel ritüelleriniz var mı?
Unutmayın, başkası için uygun olan, sizin için uygun olmayabilir.
Omega-3, mucize yağ mı?
Yağ korkunuzu aştıysanız ve birincil endişeniz sağlıksa, kaçınmanız gereken yağ türlerini ve sizin için iyi olanları çoktan keşfetmişsinizdir. Çoklu doymamış yağ asitlerinden olan Omega-3’ün, kanserden kardiyovasküler hastalığa, iltihaplanma ve akıl sağlığına kadar bir dizi rahatsızlık için faydalı biliniyor. İltihabı azaltmada oldukça olumlu etkileri olduğuna işaret ediliyor ve EPA formu, depresyon tedavisinde fayda gösteriyor.
Vücudumuzda kromozomların ucunda, telomer adı verilen koruyucu kapaklar bulunuyor. Bu kapakların kısalması hücrelerin yaşlandığının da göstergesi. Yapılan araştırmalarda Omega-3 yağ oranı yüksek olan kişilerin, telomer kapaklarında daha az kısalma olduğu görülüyor.
Esnek hücreler
Bu konuda yapılan yeni bir çalışma, yağların lehine bir puan daha ekledi. Hücrelerimizi strese karşı daha dirençli hale getirip yaşlanma sürecini etkileyebileceklerini ortaya koydu.
Çalışma grubunda hareketsiz ve fazla kilolu, 138 orta yaşlı katılımcıya, günde 2,5 gr. yüksek doz balık yağı esaslı ve EPA-DHA karışımı içeren omega-3 takviyesi ile 1,25 gr düşük doz ya da plasebo (etkisiz bir ilacın telkine dayalı bir etki ortaya çıkarması) verildi.
Deneme 4 ay sürdü.
Denemeden önce ve sonra, katılımcılar stres testinden geçtiler. Anksiyete durumları hakkında bir anket doldurdular, kan ve tükürük örnekleri alındı.
Verilen takviyenin stres hormonu olan kortizol seviyesini düşürdüğü gözlendi. Stres etkisinden sonra anti-inflamatuar IL-10 seviyelerini iyileştirdi. Diğer besin değişikliklerinden ayrı olarak, tek başına günlük omega-3 takviyesinin, hücrelerin akut stres faktörlerinden korunmasına yardımcı olabileceği ve sağlıklı biyolojik yaşlanma sürecini kolaylaştırabileceği belirlendi.
Elbette bu araştırma sınırlı bir grup üzerinde yapılmıştı:
-Katılımcılar hareketsiz ve kiloluydu. Bu etkilerin aktif ve normal kiloda olan insanlarda aynı olup olmadığını bilinmiyor.
-Çalışma popülasyonu, beyaz, yüksek eğitimli kadınlara yönelikti. Cinsiyet ve ırkın etkileri henüz belirlenemedi.
– Bu etkiler, halihazırda çok fazla yağlı balık, kenevir, keten veya chia tohumu yiyen birinde aynı olur mu? Merak ediliyor.
Bugüne kadar araştırmacılar, telomerlerin kısalmasını önlemek için egzersiz ve stressiz yaşam öneriyorlardı. Ancak bundan böyle, balık yemek ve/veya Omega-3 takviyeleri almak da bu tavsiyeler arasına girecek gibi görünüyor.
Kaynak: