Tekirdağ, Namık Kemal gibi ünlü bir yazar,şair ve vatanpervere yurt olmuş, doğal güzellikleri, denizi, plajları, üzümü, kirazıve konuksever halkıyla ün yapmış, günlük ortalama 5 ton köftenin tüketildiğinin söylendiği eşsiz bir Trakya kenti. Köftesinin neden meşhur olduğunu söylemeye gerek dahi yok. Trakya’nın benzersiz ovalarında beslenen büyük ve küçükbaş hayvanlar, bölgenin florası, havası ve suyu ile buluşunca bu köfteyi eşsiz ve leziz kılıyor.
Tekirdağ köftesinin kökleri Rumeli’neuzanıyor. 20. yüzyılın başında mübadele ile buraya yerleşen Balkan göçmenleri, ağırlıklı olarak Selanikliler, evlerini barklarını eski Osmanlı topraklarında bırakıp gelseler de kollarına altın bilezik olarak taktıkları mesleklerini beraberlerinde getirmeyi başardılar.
Muhacir köfte ustaları birer birer Tekirdağ’ın kasaba ve köylerine yerleştiler. “Kebapçı Hüseyin Ağa” da onlardan biriydi. O dönemde Hayrabolu’ya bugün ise Lüleburgaz’a bağlı olan Alacaoğlu köyüne yerleşerek köfteci dükkanını açtı. Hayrabolulu Kebapçı Hüseyin Ağa’nın formülüyle hazırlanan köfte, gel zaman git zaman ünlü Tekirdağ köftesine dönüştü. Bugün ise yaklaşık 500 köfteci, dükkanında temel olarak aynı formülü uygulayarak köfte pişiriyor.
Köftenin lezzet sırları
Tekirdağ ismiyle özdeşleşip markalaşan bu köftenin en önemli özelliği kullanılan malzemelerin Trakya’da üretilmiş olması. Örneğin kullanılacak etlerin tamamı Trakya’da yetiştirilmiş olmalı. Ne çok sert ne çok yumuşak, kararında olması gereken dana eti, en fazla 1,5 yaşında ve 250 kg’a ulaşmış hayvanlardan temin ediliyor. Etin ince bir kasaplık maharetiyle elden geçirilmesi ise bu köftenin lezzetinin sırlarından bir diğeri. Dananın döş bölgesinden alınan az yağlı kıyma, en ufak bir sinir dahi kalmayacak şekilde iyice temizleniyor ve kuşbaşı doğranıyor. Ardından köfte harcına katılacak soğan, maydanoz, tuz, baharat gibi malzemelerle beraber birkaç kez kıyma makinesinde çekiliyor.
Nasıl pişirmeli?
Tekirdağlı köfte ustalarının hepsinin sırrı elbette farklıdır ancak hepsinin hemfikir olduğu bir husus köftenin pişirilme tekniği. Oluklu ızgaralar üzerinde odun ateşinde yüksek ısıda pişen köftenin lezzetine doyum olmuyor. Izgaraların altında yağların biriktiği ayrı bir hazne bulunuyor. Oluklara öncelikle yağ sürülüyor ve üzerine köfteler atılıyor. Yüksek ateş köftelerin dış yüzeyinin hızla pişmesine ve sertleşmesine neden olurken köftenin içi yumuşacık kalıyor.
Elbette evlerde odun fırınında köfte pişirmek pek mümkün değil. Bunun yerine barbeküde odun ya da kömür ateşinde, fırında ya da iyi bir tavada pişirmek, köftenin lezzetinden kaybettirmiyor.
Yanında ne gider?
İçecek: Ayran ya da şıra
Sos: Ekşili acı kırmızı biber sosu
Salata: Piyaz
Garnitür: Kızarmış patates, soğan, maydanoz, yeşillik, közlenmiş domates ve biber
Enerji ve Besin Öğeleri (100 g için)
Enerji(kcal/kj) 1120/270
Yağ (gr) 22
Karbohidrat (gr) 6
Protein (gr) 12