İçinizde bir canlı yaşıyor. Onu sağlıkla dünyaya getirmek tek dileğiniz. Yaklaşık 40 haftalık bu süreç göz açıp kapayıncaya kadar geçiyor. Bu dönemi olabildiğince verimli geçirmek ise yine sizin elinizde.
Eşiniz ve sizden bir parçanın bedeninizde hayat bulduğunu öğrendiniz. Bu süreci sağlıkla tamamlamak artık tek hedefiniz. Sağlıklı bir hamilelik yaşamak için yediklerinizden uykunuza, fiziksel aktivitelerden mutluluğa kadar birçok unsura dikkat etmeniz gerekiyor. Ağır kaldırmamak, huzurlu bir ortamda bulunmak, iyi dinlenmek, güzel uyumak, stres ve gerilimden uzak durmak, olumlu düşünmek, iyi beslenmek, spor yapmak, doğum eğitimi almak ve kişisel bakıma/ hijyene özen göstermek üzerinize düşen keyifli görevlerden yalnızca bazıları. Belki de hayatınızın hiçbir döneminde olmadığınız kadar titiz, dikkatli, sağlıklı ve dengeli olacağınız inanılmaz bir süreç sizi bekliyor. Tavsiyelerimize kulak verirken bu muhteşem sürecin tadını çıkarın!
Asla iki kişilik yemeyin
Hamile olduğunuzu öğrendiğiniz andan itibaren kendinizi “iki kişilik” beslenmek mecburiyetinde hissetmeyin. Yaşlıların dilinden düşmeyen bu tavsiye doğru bilinen yanlışlar arasında ilk sıralarda yer alıyor. Dikkat etmeniz gereken dengeli beslenmek ve abur cuburdan uzak durmak. Eğer hamilelik öncesinde de sağlıklı beslendiyseniz bu sizin için hiç de zor olmayacak.
Hormonel değişiklikler sebebiyle ilk aylarda biraz iştahınız açılsa da kendinizi fazla koyuvermeyin. Çünkü bu aylarda aldığınız kilonun bebeğinize hiçbir yararı olmadığı gibi kan değerlerinizin bozulmasına ve hamileliğinizin ilerleyen aylarında zorluk çekmenize sebep olabilir. Özellikle şekerli gıdaların hiçbir yararı yoktur. Şeker ihtiyacınızı, kontrollü tüketeceğiniz meyvelerden karşılayabilirsiniz. Yanında mutlaka ceviz, badem, fındık gibi yararlı yağlar içeren kuruyemişleri tüketin. Her sabah mutlaka bir adet yumurta yiyin. Peyniri, zeytini, cevizi, fındığı, taze yeşilliği, tam tahıllı ekmeği ihmal etmeyin. Doğal ve mevsiminde beslenin.
Proteini ihmal etmeyin
Hamileliğin ilk beş ayında 2000 – 2200 kalori arası tüketmek idealdir. 20. haftadan itibaren +300 kaloriyi diyetinize ekleyebilirsiniz. 32. haftada ise günlük diyetinize +1 ya da 2 porsiyon protein ekleyebilirsiniz. Bunun bir porsiyonu yumurta olabilir. Böylece sabahları iki yumurtalı bol yeşillikli harika bir omlet yiyebilirsiniz.
Hamileliğin özellikle son 20 haftasında tüketeceğiniz proteinler, yoğurt, kefir ve peynir gibi süt ürünleri bebeğinizin kas ve kemik yönünden güçlenip büyümesine yardımcı olacaktır. Balık tüketmeyi ihmal etmeyin. Tavuk ve balık gibi gıdalar tüketeceğiniz zaman tazeliğini her zaman kontrol edin.
- Bedenimde neler oluyor?
Kadın bedeni tarafından hamilelik ilk başta bir tür hastalık gibi algılanıyor. Bu nedenle bulantı, halsizlik, iştah artışı ya da iştahsızlık, kusma, baş dönmesi gibi tepkiler ortaya çıkabiliyor. Bunları yaşayanların tedirgin olmasına gerek yok çünkü hepsi gayet olağan ve hatta sağlıklı olduğunuzun işareti. Eğer bu belirtileri daha az yaşıyorsanız hamileliğinizin ilk günlerini daha rahat geçirebileceğiniz söylenebilir. Bu belirtiler hamileliğin 3. haftasından itibaren başlayıp genelde 10. haftalarda ortadan kalkıyor.
İkili test: Gebeliğin 11-14. hafta aralığında yapılan bu test oldukça önemlidir. Perinatolojik muayenede bebeğin ense boşluğu ve baş-popo aralığı ölçülür. Anneden kan alınır. Annenin yaş ve kilo bilgileriyle beraber tüm veriler bilgisayar ortamına aktarılır. Böylece Down Sendromu riski belirlenir.
- Trimestre: Benimseyiş ve iletişim
Bu dönemde bedeninizdeki değişiklikler artık kendini belli etmeye başlar. Fiziksel aktivitelerinize devam edin. Yorulduğunuzu ve nefes nefese kaldığınızı hissetmeden önce aktiviteyi sonlandırın. Bu dönemde eğer kondisyonunuz yerindeyse günde maksimum 30 dakikalık bir ya da iki yürüyüş çok iyi bir aktivite olarak kabul edilebilir. Zorlanmayın. Amaç terlemek, kan dolaşımını hızlandırmak, kan şekerinizi ve kan basıncınızı düzenlemek .
- Trimestre: Mutlu sona üç kala…
Fiziksel aktivitelerinizin azaldığını ve artık giderek daha fazla yorulduğunuzu düşünebilirsiniz. Yine de son aya kadar kendinizi sürekli yatan bir insana dönüştürmeyin. Kısa yürüyüşler bile çok yararlıdır. Fırsatınız varsa ve eğer hamilelik öncesinde de yüzüyorsanız bu dönemde suyun kaldırma gücü ve tüm teninizde yaratacağı müthiş dokunuş rahatlamanıza, bel ve sırt ağrılarınızın azalmasına yardımcı olabilir. Tabii kendinizi asla zorlamayın. Bebeğinizi hissedin ve bu sürecin keyfini sürün
Tüketilmesi gerekenler
Yulaf ezmesi
Tavsiye edilen balık türleri
Lifli yeşil yapraklı sebzeler
Ceviz, fındık, badem gibi yemişler
Fasulye ve mercimek
Yoğurt
Avokado
Yağsız et
Tüketilmemesi gerekenler
Az pişmiş yumurta
Az pişmiş et
Çiğ balık ve suşi
Aşırı miktarda kafein
Alkol
Bazı tür balıklar (Dip balıkları)