Yaşları bir asrı geçmiş insanların genomları, onların olağanüstü uzun ömürleri hakkında bazı ipuçlarını ortaya koyuyor.
Kulüp Dalya
Yaşlanma konusundaki araştırmalar altın çağını yaşıyor. Neredeyse her gün, ilaçlardan yaşam tarzlarına kadar, ömrü potansiyel olarak uzatan gelişmeleri duyuyoruz.
Aslında bu konuda yapılabilecek eski bir numara daha var: 100 yaşına gelmiş, sağlıklı görünen ve daha yavaş yaşlanan insanların incelenmesi.
Asırlık insanların paylaştığı genleri, yaşam tarzı faktörleri gibi belirli özellikleri bulmak, yaşlanma süreciyle ilgili araştırmalar için iyi bir başlangıç noktası olabilir.
Bu ayrıcalıklı kulüpte daha da ayrıcalıklı iki seviye var: 105 yaşını geçmiş yarı-süper ve 110 yaşını geçmiş süper asırlıklar!
Yüz yaşını geçen 1000 kişiden yaklaşık biri bu noktaya ulaşır ve bu insanlar da genellikle diğerlerinden daha sağlıklı kimselerdir.
Dünyada yaklaşık 300-400 süper asırlık insan olduğu tahmin ediliyor. İlk 50’deyse 47 kadın ve 3 erkek var.
Yaşasın kadınlar!
Genom Arayışı
Süper asırlıkların sırrını bilmeyi hepimiz isteriz.
Bunu öğrenmeye, onların genomlarından başlamak iyi bir fikir olabilir.
Yapılan yeni bir çalışmada, 105 yaş ve üzeri, 81 İtalyan yarı-süper asırlık ve süper asırlık insanın genomlarının yanı sıra sağlıklı, coğrafi olarak eşleştirilmiş, yaş ortalaması 68 olan kişilerin genomları da araştırıldı. Araştırmacılar bulgularını, daha geniş ve yine asırlık bir toplulukla da doğruladılar.
İlk olarak, STK17A ve COA1 genleri üzerindeki belirli varyantlara bakarak, yarı süper ve süper asırlıkların beyin sağlığını, bedenlerindeki moleküler sinyalleşmeyi, vücutlarının protein işleyişini ve melanin oluşumunu içeren spesifik varyantlara sahip olma ihtimalinin çok daha yüksek olduğunu buldular.
Daha sonra, araştırmacılar, bir yığın olarak miras alınan gen varyantları grupları olan belirli haplotipleri aramaya başladılar. En önemli bulgu, tümü COA1 geninin parçaları olan üç haplotipin varlığıydı. Bunların üçü de yarı-süper ve süper asırlıklarda daha az görülüyordu.
Son olarak, bilim adamları, birey hücreleri arasındaki DNA değişikliklerini arayarak somatik mutasyonların analizini yaptılar ve 105 ve 110 yaş üzeri bireylerde, yıkıcı mutasyonların yaşa bağlı artıştan kurtulmuş olduğunu, bunun da kardiyovasküler rahatsızlıklardan korunmayı sağlamış olabileceğini buldular.
Asırlık olma şansı sadece belirli gen varyantlarının varlığına değil, aynı zamanda zararlı mutasyonlara karşı dirence de bağlı. Bu da bize, DNA onarım mekanizmalarının sağlıklı yaşlanma için bir araç olabileceğini düşündürmekte.
Tüm gözlemleri bir araya getirdiğimizde sonuçlar, 105 ve 110 yaş üzeri insanların genomlarının kendine özgü bir genetik arka plan ile karakterize olduğunu gösteriyor. DNA onarım mekanizmalarında ve klonal hematopoezde, yaşa bağlı hastalıklardan koruyan iki merkezi mekanizma olabilir.
Sağlıklı yaşlanmak istiyorsanız işe ebeveynlerinizi doğru seçerek başlayabilirsiniz.
Kaynak:
https://medium.com/predict/diving-into-supercentenarian-genomes-to-unlock-healthy-aging-648b43dad7f1