Son dönemlerin moda kavramı: Mindfulness. En kısa tanımıyla içinde bulunduğumuz anın farkındalığı. Yaşanılan olaylara, hissedilenlere, şimdiye odaklanmak; zihninizi dikkat dağıtıcı şeylere kaptırmamak, düşüncelerinizi ve hislerinizi gözlemlemek, farkındalık ve içsel sakinlik duygusunu geliştirmekle ilgili.
Farkındalık kazanmanın pek çok farklı faydası bulunuyor. Zaman içinde, daha düşük stres seviyeleri, daha iyi konsantrasyon, etrafınızdaki insanlar, yerler ve olaylarla daha anlamlı ilişkiler deneyimler hale gelirsiniz.
İyi haber şu ki, her yaştan herkes farkındalığı öğrenebilir ve bu uygulamayı günlük yaşamına dahil edebilir. İşte size, yaşınız ne olursa olsun, hemen şimdi başlayarak hayatınıza daha fazla farkındalık katabileceğiniz birkaç yol.
Günlük Bir Mantra Benimseyin
Size hitap eden bir mantra veya olumlama seçin. Mutlaka çok büyük veya derin bir şey olması gerekmez; “her şeyi kontrol edemem”, “ilk adımı attım, gerisi gelecek”, “dün bitti, bugün başarabilirim” veya “güçlü ve dayanıklıyım” gibi basit bir şey.
Uzmanlar “Mantralar ve onaylamalar farkındalığın artması fikrini destekler ve vücutta sakinliği teşvik eder” diyor. “Gün boyunca bir mantraya odaklanmak kişinin kendine olan inancını güçlendirebilir, daha olumlu duygular üretebilir ve anksiyete semptomlarının etkisini azaltabilir.”
Bu durum, genel farkındalık fikrini destekler ve zihni geçmişe ya da geleceğe takılıp kalmak yerine şimdiki zamanda kalması için eğitir. Mantra tekrarını sabah veya akşam rutininizin bir parçası haline getirmeyi düşünün. Seçtiğiniz cümleyi gün içinde görebileceğiniz bir yere asın ya da telefonunuzun ekran koruyucusu yapmayı deneyin.
Dikkatli Yürüyüşler Yapın
Elbette gün boyu yürüyoruz; iş yerinden toplu taşımaya ya da otoparka, markete ya da evin içinde dolaşmaya kadar. Farkındalıkla yürümek için çaba sarf etmek ise tamamen farklı bir konu.
Konunun uzmanları, “Farkındalıkla yürümek kendimizle ve yaşam yolumuzla olan bağımızı güçlendirir ve bizi yeryüzüyle ilişkili olarak bedenimize bağlayarak şimdiki anda topraklar” diyor. Haftada birkaç kez deneyin, etrafınızdaki kokuları almanın verdiği hislere ve duygulara odaklanın.
Gününüze Geçiş Molaları Ekleyin
Sabah yataktan kalkmak veya evden çıkmak gibi bir faaliyetten diğerine geçmek üzereyken duraklayın, nefes alın ve geçiş yaptığınız şey için sessizce şükranlarınızı ifade edin.
Uzmanlar “Çalışma hayatı, ev işleri ve sosyal ilişkiler gibi zorlu roller ve sorumluluklarla uğraşmak, gün boyunca geçişleri duygusal olarak çok yorucu hale getirebilir” diyor. E-postadan yüz yüze görüşmeye geçmek gibi basit görevler bile zihinsel sürtüşme yaratabilir.
Geçişler sırasında dikkatli olmanın daha büyük bir mevcudiyet, farkındalık ve kontrol duygusu geliştirmemize yardımcı olduğu ifade ediliyor. Bu, görevler arasında 10 saniye boyunca gözlerinizi kapatmak, kalp ritminizi dengelemek için elinizi göğsünüze koymak veya sözlü olarak minnettarlığınızı ifade etmeyi deneyebilirsiniz.
Minnettarlıklarınızı Not Edin
Şükretmekten bahsetmişken, araştırmalar sürekli olarak şükretmenin zihnimiz, bedenimiz ve ilişkilerimiz için yapabileceğimiz en iyi şeylerden biri olduğunu gösteriyor.
Bir hafta boyunca her gün, telefonunuza ya da bir kağıda minnettar olduğunuz üç şeyi yazın ve görebileceğiniz bir yerde tutun. Basit şeylerden bahsediyoruz. Neyi ve kimi seviyorsunuz? Neyle gurur duyuyorsunuz? Hangi hedeflere ulaştınız? Ne öğrendiniz? Neyi anlamlı buluyorsunuz?
Biraz Müzik Açın
Bir şarkının ilk birkaç saniyesinin bile nasıl bir duygu uyandırabildiğini hiç fark ettiniz mi? Müzik güçlüdür ve gününüz ya da haftanız boyunca farkındalık pratiği yapmanın basit bir yoludur.
Müziğin sadece stresi azalttığı ve olumlu bir başa çıkma aracı olduğu bilinmekle kalmıyor, aynı zamanda ona gerçekten uyum sağlamak size şarkı sözleri, melodi, ritim ve armoni ile daha fazla bağlantı kurma fırsatı veriyor. Sevdiğiniz şarkıları dikkatle dinleme niyetiyle dinlemeyi deneyin. Bu, dikkat dağıtıcı unsurları sınırlamak, rahat olmak ve hatta belki de gözlerinizi kapatmak anlamına gelir.
Kaynak: https://www.marthastewart.com/