Kışın kendine has güzellikleri vardır; kök sebzeler de bunlardan… Toprağın altından mutfaklara, doğa ananın mucizelerini taşır. Folat, C vitamini, demir, magnezyum, potasyum ve pek çok vitamin ile minerali sofralarımıza getiren kök sebzeleri yakından tanımaya ne dersiniz?
Kemiklere ve sinirlere iyi: Kereviz
B6, C ve K vitaminlerinden yana zengin olan kereviz; özellikle etli haşlama yemeklerinin baştacı. Lif, folat, fosfor, magnezyum, potasyum ve manganez gibi mineralleri bolca barındıran bu aromatik sebze sindirime, kemiklere ve sinirlere iyi geliyor. Amerika’da yapılan araştırmalara göre, kerevizde bulunan maddeler bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve tümör oluşum riskini % 38-50 oranında azaltıyor.
Antioksidan soğan
Soğan, Biotin, C, B6, B1 vitaminlerinin yanı sıra folat, potasyum, bakır ve kalsiyumdan yana zengindir. Antibakteriyel ve antioksidan olduğu bilinen soğan; kalp ve damarların yanı sıra kemikleri de güçlendiriyor. Her yemeğe lezzet katan bu nefis kök sebze özellikle kış aylarında tüketildiğinde soğuk algınlığı ve griple mücadelede etkili olabiliyor.
Yapılan araştırmalar, kırmızı soğanın içeriğindeki antosiyanin maddesinin nöral ve yaşa bağlı zihinsel sorunları azaltarak bilişsel performansı geliştirmeye katkı sağladığını belirtiyor. Soğan suyunda bulunan kükürtlü bileşenlerin bronşial astım krizlerinde olumlu etkiler gösterdiği biliniyor.
Sağlık için oldukça yararlı olan soğanı tüketirken dikkat edilmesi gerekenler de var elbette. Doğrandıktan 30 dakika sonra, soğan içerisinde bazı ayrışmalar meydana geliyor ve bu ayrışma maddeleri hassas bağırsak ve midelerde gaz toplanmasına, mide ekşimesine ve karın ağrılarına neden olabiliyor.
Ayrıca uzmanlar soğan ve sarımsağın birlikte yenmemesini öneriyor, çünkü iki besin aynı anda yenildiğinde bağırsaklarda mayalanma sonucunda ağrıya neden olabiliyor.
Virüslerin düşmanı sarımsak
Antibiyotik etkiye sahip sarımsak mantarlarla, iltihapla ve grip gibi virüs kaynaklı hastalıklarla mücadelede etkin rol oynayabilir. Bakır, selenyum, manganez, kalsiyum, B6 vitamini ve fosfor içeriği ile hem iyi bir antibiyotik hem de iyi bir antibakteriyel olan sarımsak kan şekerini ve kolesterolü düşürmeye de yardımcı oluyor.
Bağışıklık sistemini güçlendirmesi sarımsağın en çok bilinen faydalarından biri. Sarımsak beyaz kan hücrelerinin sayısını artırarak bunu başarıyor.
Dünya Kanser Araştırma Merkezi tarafından yapılan araştırmaya göre sarımsak ve soğan bağırsak kanseri olasılığını azaltıyor. Merkez, göre bu iki besinin kanser yapıcı maddeleri etkisizleştirerek tümör oluşumunu başlangıç evresinde engellediğini belirtiyor.
Orta Amerika’dan dünyaya
Anavatanı Orta Amerika olan tatlı patates harika bir garnitür seçeneği. Ülkemizde giderek daha fazla kullanılan tatlı patates yemeklere hem lezzet hem de renk katıyor. Özellikle bebek ve çocuk beslenmesinde tavsiye edilen bu gıda, yüksek besin değerleri sayesinde kış aylarının favorilerinden. Sarı ya da beyaz patates kadar yaygın olmasa da ülkemize yurt dışından gelen tatlı patates, kolayca pişmesi sayesinde çorbalara ve pürelere lezzet katıyor.
En çok tüketilen: Patates
İnsan neslinin en çok tükettiği kök sebze patates… Kızarmış, közlenmiş, haşlanmış ya da fırınlanmış olarak tüketilebilen bir patatesten daha lezzetlisi üzerine biraz peynir serpiştirilerek pişirilmiş patatestir.
Fast-food dünyasından ev mutfaklarına, restoranlardan sokak lezzetlerine kadar her yerde karşımıza çıkan patates muzdan, brokoliden ve hatta ıspanaktan bile daha fazla potasyum içeriyor. B6 ve C vitaminlerinin yanı sıra manganez, fosfor, bakır ve pantotenik asit içeren patates lifli bir sebzedir.
Hangi havuç favoriniz?
Yaygın olarak turuncu renklisini kullansak da kırmızısı, beyazı hatta sarısı ve moru da olmak üzere farklı türleri bulunuyor. Havuç, gözler için son derece önemli, A vitamini ve betakaroten bakımından zengin. Kansere karşı koruyucu etkisi olduğunu bilinen havuç kemikler ve dişler için de yararlı. Orta büyüklükteki bir havuç (60 gr) 25 kaloridir. Bir havuç günlük lif ihtiyacının %7’sini günlük A vitamini ihtiyacının %204’ünü giderir. Ayrıca orta büyüklükte bir havuç yiyerek K vitamini ihtiyacının %10’unu, C vitamini ihtiyacının %6’sını, B6 vitamini ihtiyacının %4’ünü, potasyum ihtiyacının %6’sını karşılamak mümkün. Günlük folik asit, niasin ve tiamin ihtiyacının da yüzde 3’lük bir kısmı bir adet havuç sayesinde karşılanabilir.
Renk ve lezzet ustası pancar
İster turşusunu kurun, ister haşlayıp salatalarınızı süsleyin isterseniz çorbasını yapın ya da sebzeli smoothie’lerde kullanın. Bu sebze hem çok lezzetli hem de çok güzel bir rengi var. Kan basıncısını düzenlemeye yardımcı olan pancar aynı zamanda kalp krizi riskini en aza indiriyor. Vücuda adeta detoks yaptıran pancar, beyin fonksiyonları için de bire bir. Betain adlı amino asit, C vitamini, fosfat, potasyum ve folat içeren pancar kilo kontrolüne ve diyabet tedavisine destek oluyor. Demir eksikliği olanların pancar suyu içmesi tavsiye ediliyor.
Kırmızı pancarda yüksek oranda bulunan nitrat tansiyonun düşürülmesinde etkili oluyor. İngiltere’de yapılan araştırmalara göre nitrat vücuda alındığında nitrik aside dönüşüyor. Nitrik asit de kan basıncını düşük seviyede tutmayı sağlıyor.
Şifa kaynağı turp
“Turp gibi olmak” sözü genellikle turbun sert ve diri yapısıyla ilişkilendirilir. Oysa turp özellikle kış aylarında sağlıklı kalabilmek için mutlaka tüketilmesi gereken bir sebze. Adeta şifa kaynağı olduğu için de sağlıkla ilişkilendiriliyor. Pembesi, beyazı, sarısı, siyahı olmak üzere farklı renkleri bulunan Avrupa kökenli turp, lif yönünden oldukça zengin.
Kırmızı kan hücrelerinin gelişmesini sağlayan turp kalbi koruyor, kan basıncını düşürüyor. E, A, C, B6 vitaminleri, potasyum, magnezyum, demir ve kalsiyumu bol miktarda barındırıyor. Uzmanlar kara turbun safra yollarının düzenli çalışmamasına bağlı hazımsızlık şikayetlerinde ve üst solunum yolları enfeksiyonlarında kullanılmasını öneriyor. Dikkatli tüketmesi gereken grup ise safra kesesinde taş olanlar.