Beyin uyku sırasında dışarıdan değil, vücuttan kaynaklanan verileri işliyor. Yani kaliteli uyku, beynin ve vücudun en verimli şekilde iş görmesi için olmazsa olmaz. Yeteri kadar uykusunu alamayan veya uyumakta güçlük çeken çocuklarda ciddi sağlık sorunları görülebiliyor.
Ne kadar uyumalı?
Her yaş grubunun uyku ihtiyacı değişik oluyor. Örneğin 12 aya kadar bebeklerin günde 13,5 saat, 2-3 yaşındaki çocukların 12-13 saat ve 5 yaşına gelen çocukların 11 saat uyumaları yeterli görülüyor. Okul çağına gelindiğinde ise ilkokul öğrencilerinde 10-11, ortaokul öğrencilerinde 9-10, lise öğrencilerinde 8-9 saatin altında uyunduğunda uyku yoksunluğu etkileri yaşanıyor.
Bebeklik, erken çocukluk, okul çağı ve ergenlik dönemlerinin tümünde uyku sorunlarına sık rastlanılıyor. Okul öncesi çocukların yaklaşık yüzde 25’inde çeşitli uyku sorunları görülüyor. Okul çağı döneminde ve ergenlerde de yüzde 20-30 oranında uyku sorunu yaşanıyor.
Neden az uyuyor?
Son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalara göre uykusu azalan çocuk sayısı giderek artıyor. Burada da bilim insanları uyku süresindeki kısalma ile obezite ve diyabet ilişkisine bakıyor.
Çocuklarda uyku sorunları ya çevresel nedenlerle az uyuma ya da uyku hastalıkları nedeniyle uykusunu alamadan uyanma şeklinde görülüyor.
Sebep ne olursa olsun uyku sorunları, çocuklarda konsantrasyon ve öğrenme bozuklukları doğuruyor. Öyle ki dikkat eksikliği sendromu tanısı konulan pek çok çocuğun asıl probleminin uykusuzluk olduğu görülüyor. Michigan Üniversitesi’nde uyku üzerine yapılan bir araştırma, uykuları horlama nedeniyle bozuk olan 866 çocukta normal uyuyanlara oranla üç kez daha sık davranış bozuklukları ve dikkat dağınıklığı gibi sorunlara rastlandığını ortaya koyuyor.
Az uyursa ne olur?
Aynı şekilde kalitesiz uyku, büyüme sorunları da yaratıyor. Gelişme çağındaki çocuklar için özellikle derin uyku dönemlerinde yani gecenin ilk yarısında 01.00-03.00 saatlerinde salgılanan büyüme hormonu fiziksel gelişimde çok önem taşıyor. Çocuklar geç saatlere kadar uyumaz ve bu hormonun salgılandığı saatlerde uyanık kalırlarsa hormonun geliştirici etkisinden yoksun kalıyor ve çelimsiz, zayıf büyüyor.
Uykusuzluk, mental gelişme problemlerini de beraberinde getiriyor. 2,5 ile 6 yaş arası bin 500 çocukta yapılan bir başka geniş araştırma da 10 saatten az uyuyan çocukların kelime haznelerinde ve bilişsel becerilerinde, 10 saatten çok uyuyanlara oranla belirgin bir azalma olduğunu açıklıyor.
Uykusuz çocuk sürekli olarak bitkin oluyor ve çabuk sinirlenebiliyor. Ruh hali değişimleri yaşayabiliyor. Son 30 yılda yapılan birçok çalışmayla, uyku yoksunluğunun şiddetiyle mental beceri arasında güçlü bir ilişki olduğu belirlendi. Eğer uykusuzluk yaşayan ergen ise durum, depresyona kadar gidebiliyor.
Kabuslara dikkat!
Çocuklarda uykusuzluk farklı şekillerde ortaya çıkıyor. Uyku sorunlarında en çok strese bağlı uyku bozukluğu sorunu görülüyor. Özellikle stresli bir olay sonrasında çocuklarda ve bebeklerde uyku değişiklikleri fark edilebiliyor.
Rüyasında kabus gören çocuk sayısı da oldukça fazla. Kabuslar, en sık 3-5 yaş arasında görülüyor. Psikolojik stres, yoğun hayal gücü, güvensizlik duygusu, ebeveyn boşanma ve kavgaları/ev-okul değiştirme gibi travmatik olaylar kabusları artırıyor. Bu vakalarda çocuklar panik ya da korku belirtileriyle ağlamaya veya çığlık atmaya başlıyor. Kabus ve karabasanları kontrol edebilmek için, çocukları sürekli izlemeye almak öneriliyor, tabii bu süreçte çocuğun davranışını etkileyecek dıştan gelen sorunların da çözülmesi gerekiyor.
Bir diğer uyku bozukluğu da gece terörü; çocuk uyuduktan yaklaşık iki üç saat sonra ağlayarak ve bağırarak uyanıyor. Burada aslında çocuk ağır uykuda oluyor o nedenle de uyandırılmaması öneriliyor. Uyurgezerlik de yüzde 15 gibi bir oranla görülüyor. Genellikle 4-8 yaş arasında başlayıp ergenliğe doğru azalıyor. Gözler açık olsa da ağır uyku döneminde olduğu için çocuk eğer uyandırılmazsa sabah bunları hatırlamıyor.
Tabii bir de uyku bozukluklarına reflü, solunum yolu tıkanıklıkları, astım ve alerji gibi tıbbi sorunlar da neden olabiliyor. Bu durumda doktor kontrolünde tedaviler kalıcı çözüm getiriyor.
Okulda düşük performans
Yaş büyüdükçe uyku sorunu devam edebiliyor. Uzmanlar uyku yoksunluğu yaşanmaması için ilkokula gidenlerin 22.00, ortaokul ve liseye gidenlerin 23.00 gibi yatmalarını öneriyor.
Eksik uyku öğrenme problemlerine neden oluyor ve akademik performans düşmesine yol açıyor. 2007 yılında Louisville Üniversitesi’nin yaptığı bir çalışma uyku zamanı 1 hafta süreyle bir saat bile azalan çocuklarda dikkat, konsantrasyon, öğrenme ve hafıza becerilerinde ölçülebilir belirgin azalmalar olduğunu saptıyor.
Ergenlerde sıklıkla gece uykuya dalmakta zorluk, sık uyanma, sabah dinlenmeden uyanma veya çok zor “ayılma”, gün içinde yorgunluk ve kolayca uykularının gelmesi şikayetleri görülüyor. Bu yaş grubunda uyku saatinden çalan telefon konuşmaları ya da oyun seanslarına ebeveynlerin özellikle dikkat etmesi ve sınır koyması gerekiyor.