Yumurtanın kalp hastalığına neden olup olmadığı konusunda değişik görüşler söz konusu.
Kalp sağlığından bahsetmeden yumurtanın bize sunduğu ve sağlığımız için çok önemli bazı güçlü makro ve mikro besinlere göz atalım:
- 6.3g protein
- B2, B5, B12, biotin, kolin, folat, A ve D vitamini gibi vitaminler
- Omega-3 ve Omega-6
- İyot, selenyum, fosfor ve çinko gibi mineraller
- Lutein ve zeaksantin gibi göz sağlığı için önemli karotenoidler
- Kolesterol
Kolesterolü kötü bir şey olarak görme eğiliminde olsak da genel sağlık için önemi sizi şaşırtabilir. Vücudumuzun D vitamini, safra, progesteron, östrojen ve testosteron gibi hormonları yapmak için kolesterole ihtiyaç duyar.
Popüler inanışın aksine, gıdalardan alınan kolesterolünün kardiyovasküler hastalığa yol açtığına dair fazla kanıt yok.
Kanımızdaki kolesterolün çoğu karaciğer tarafından üretilir.
Yumurtanın doymuş yağ oranı aslında oldukça düşüktür. Ama genellikle doymuş yağ oranı yüksek yiyeceklerle yenir. Yağ oranı çok yüksek olan gıdalar bağırsak mikrobiyomunu değiştirerek kardiyovasküler hastalık için risk faktörlerini artırır.
Doktorların, kalp hastalığında baktığı üç kan belirtecini ve bunların yumurta tüketiminden nasıl etkilendiğini görelim:
- Kolesterol
İki tür kolesterol vardır: HDL olarak da bilinen iyi ve LDL adı verilen kötü kolesterol.
LDL, arterlerde birikip plak oluşumuna yol açarak kan akışını etkilediği için “kötü” olarak kabul edilir.
HDL, LDL’yi atardamarlardan uzaklaştırıp kalp krizi ve felce karşı koruma sağladığı için “iyi” kolesterol olarak düşünülebilir.
Yağı normal seviyede tutulan bir diyette, yumurta alımı HDL seviyesini arttırır.
- Homosistein
Yüksek homosistein seviyeleri kalp hastalığı için bir risk faktörüdür. Yumurta yüksek homosistein seviyelerini önleyebilir. Yumurta beyazı, dengeli bir metion ve sistein profiline sahip protein olduğundan homosistein birikimini önlemede etkilidir.
Yumurta sarısı, homosisteini betain ile metilleyen kolin içerir.
Yumurta homosistein yönetiminde mükemmel bir gıdadır.
- Trimetilamin N-oksit (TMAO)
Bağırsaktaki bakteriler, kolinden TMA adı verilen bir bileşik oluşturur. Bu, kan dolaşımıyla karaciğere gider ve daha sonra TMAO’ya dönüşür. Bunun için aynı zamanda karnitin de gerekir. Hem karnitin hem de kolin kırmızı ette yüksek miktarlarda bulunur. Kırmızı ete maruz kalmak bağırsak florasını değiştirir. Kümes hayvanları, yumurta ve süt ürünleri, TMAO seviyeleri üzerinde kırmızı ile aynı etkiye sahip değildir. Karnitin takviyesi de TMAO seviyesini artırır.
Yumurtalar kolin seviyelerini artırsa da karnitin gibi TMAO’yu artırmaz.
Peki bir insan kaç yumurta yiyebilir?
Yapılan bir araştırma, Çinli yetişkinlerde günde 1 yumurtanın düşük kardiyovasküler hastalık riski ile önemli ölçüde ilişkili olduğunu buldu.
Günde 25 yumurta yiyen ve hala normal kolesterol seviyelerine sahip, 88 yaşında bir vaka bile var.
Genel olarak besin alımı doymuş yağlar ve kırmızı et açısından düşük olduğu sürece, günde istediğiniz kadar yumurta yiyebilirsiniz.
Yine de sağlığınız ile ilgili kararların sizinle doktorunuz arasında olduğunu unutmayın.
Hem sağlık hem de beslenme hakkında daha öğreneceğimiz çok şey var.
Kaynak: