Daha fazla su içmeniz gerektiğinin farkındasınız ama nedenini gerçekten biliyor musunuz?
Su, vücudunuzun ana kimyasal bileşenidir ve vücut ağırlığının yaklaşık yüzde 70’ini oluşturur. Vücudunuz hayatta kalmak için suya bağlı. Vücudunuzdaki her sistem, hücre, doku ve organın verimli çalışabilmesi için suya ihtiyacı var.
Su hücrelerimize besin ve oksijen taşır; idrar, terleme ve bağırsak hareketleri yoluyla atıklardan kurtulur; vücut ısınızı normal tutar, eklemlerin hareketini kolaylaştırır, hassas dokuları korur.
Su eksikliği, dehidrasyona yol açabilir. Bu durum, vücudunuzda normal işlevleri yerine getirmek için yeterli su olmadığında ortaya çıkar. Hafif dehidrasyon bile enerjinizi tüketebilir, metabolizmanızı yavaşlatır ve sizi yorar.
Su, kolayca emildiği ve kalorisi olmadığı için vücudu rehidrate etmek için en kolay yoldur. Uzmanlara göre, kadınlar günde yaklaşık 9 bardak suya ihtiyaç duyarken, erkekler yaklaşık 13 bardak suya ihtiyaç duyar.
Susuzluk hissetme haricinde, bünyenizde sıvı eksikliğiniz olduğunu gösteren işaretlerden bazıları şunlardır:
- Açlık
Su içmek size açlığınızı nasıl düzenleyeceğinizi öğretebilir. Kaloriye ya da suya ihtiyacınız olduğunda beyninizin gönderdiği sinyaller aynı bölgeden gelir ve bu yüzden karıştırılabilir. Susuz kaldığınızda, karaciğeriniz önemli bir enerji kaynağı olan glikojeni koruma altına alır. Yakmak için yeterli glikojen bulamadığında, vücudunuz yiyecek aramaya başlar.
- Yorgunluk
Metabolizmanız yavaşladığında vücudunuz enerji tasarrufu yapmaya başlar ve sizi yorgun düşürür. Hafif dehidrasyon vücudunuzdaki kan miktarını da azaltarak kalbinizin tüm hücrelerinize daha fazla oksijen ve besin pompalamasına neden olur. Kendinizi fazla zorlamamış olsanız bile, kalbiniz verimli çalışmadığından kendinizi yorgun hissedebilirsiniz.
- Baş ağrısı
Hafif dehidrasyonda, her kalp atışında beyninize daha az oksijen ulaşır. Buna tepki olarak beyninizdeki kan damarları genişler ve daha fazla oksijenin girmesine izin verir. Kan damarlarının genişlemesi baş ağrısına neden olabilir.
- Ağız kokusu
Tükürüğünüz, ağız kokusuna neden olan mikroorganizmaların ağzınıza yerleşmesini engelleyen antibakteriyel özelliklere sahiptir. Dehidrasyon, ürettiğiniz tükürük miktarını etkiler ve bu da ağzınızda kötü kokulara neden olabilir.
- Koyu idrar
Tuvalete gittikten sonra susamak, orta derecede dehidrasyonun en belirgin göstergesidir. İdrarınız soluk sarı bir renkteyse, yeterince su içiyorsunuz demektir. Vücudunuzun sıvı seviyesi azaldıkça idrarınızın renk tonu koyulaşır ve bu da daha fazla içmeniz gerektiğini gösterir.
- Kabızlık
Sıvılar, atıkları sistem içinde hareket ettirmede sindirim sisteminize yardımcı olurlar. Tuvalete çıkmakta güçlük çekiyorsanız, yeterince sıvı almıyor olabilirsiniz.
Sağlığımız için hayatımızda suya daha çok yer vermeliyiz. Yemeklerden önce, idrardan sonra su içmeye özen göstermek, günlük işlerimizi yaparken elimizin altında su bulundurmak, su içme alışkanlığı kazanmamıza yardımcı olacaktır.
Kaynak: https://medium.com/